Tokyo’da Tuhaf Hava
Nakano Eskici Dükkânı’nın yazarından 2001 TANİZAKİ ÖDÜLÜ
Tsukiko, Tokyo’da sıradan bir hayat süren, otuzlu yaşlarında bir kadındır.
Bir gün tek başına yemek yerken eski lise öğretmenlerinden biriyle karşılaştığında adını hatırlayamaz ve kısaca ona “sensei” diye hitap eder. Tesadüfi karşılaşmalar olarak başlayan bu buluşmalar sayesinde aralarındaki bağ, yüzeysel bir tanışıklıktan çekingen bir samimiyete evrilir. Ancak ilişkileri yaş farkı ve toplumsal normların yarattığı sınırlarla şekillenecektir.
Tokyo’da Tuhaf Hava’da Japon yazar Kavakami, yolları kesişen iki yalnız ruhun zaman ve mekânın ötesine geçen, ince bir melankoliyle belirsizce ilerleyen ilişkisini büyüleyici bir Tokyo manzarasıyla sunuyor.
“Doğa ile harmanlanmış, sakin bir üslupla her iki karakterin yalnızlığına odaklanan Kavakami, yalnızlığın döngüsel doğasını ustalıkla işlerken aşkın tanımını sorguluyor.” — Booklist
Çevirmen: Özlem Mete
Kuğu Şarkısı
Bram Stoker En İyi Roman Ödülü
“Dehşetli bir yolculuk. Muhteşem ve rahatsız edici bir macera.”
— Dean Koontz
1980’li yıllarda Amerikan korku edebiyatına damga vuran Robert McCammon’ın en ünlü romanı Kuğu Şarkısı, sık sık Stephen King’in Mahşer’iyle karşılaştırılan, yazılmış en güçlü post-apokaliptik korku romanlarından biri.
Nükleer bir saldırı sonrası Amerika’dan geriye yıkıntı ve külden başka bir şey kalmamıştı. ABD başkanından New York sokaklarındaki evsizlere kadar herkes hayatta kalmak için savaşmak zorundaydı. Canavarımsı yaratıkların ve yağmacı grupların yaşadığı bu çorak arazide, dünyanın hayatta kalan son insanları, kaderlerini tayin edecek olan iyi ve kötü arasındaki son savaşın içine çekilmişti. Swan adındaki özel bir kız ise bu mücadelenin sonucunu belirleyecekti.
Kadim bir kötülük, zaman kadar eski bir kötülük dolaşıyor bu kâbus ülkesinde…
Çevirmen: Esat Ören
Güven
İlk romanı Uzaklarda ile finale kaldığı Pulitzer Kurgu Ödülü’nü ikinci romanı Güven’le kazanan Hernan Diaz, çağdaş Amerikan edebiyatının son dönemde parlayan en özel yıldızlarından biri. 2022’de aynı zamanda kurgu alanında Kirkus Ödülü’ne layık görülen Güven, Booker adaylarından biriydi ve Washington Post’tan New York Times’a pek çok yayın tarafından yılın en iyi kitaplarından biri olarak gösterildi.
Amerikan sermayesinin ünlü ailelerinden birinin eksantrik oğlu, New York Borsası’nın en gözde yatırımcısı hâline geldiği para imparatorluğunda, sadece menkul kıymetlerin değil tüm dünyanın kaderini değiştirecek gelişmelerin de mimarı olur: Büyük Buhran’ın arkasındaki bu adam aslında kimdir ve bizzat onun arkasında aslında ne vardır? En az kendisi kadar ilginç eşiyle kurduğu hayat ne gizler barındırmaktadır? Söylentiler ne kadar doğrudur? Hakikat nereden kimin baktığına göre değişiyorsa kime güvenilebilir?
Bir muktedirin iktidarının nerede olduğuna ve sermayenin asıl hikâyesine dair, durmadan değişen bakış açısıyla ve birbirleriyle dinamik ilişkiye giren farklı anlatılarla, çok boyutlu bir başyapıt.
“Hernan Diaz, yapıtları hem devasa ölçekte hem de bir kırbaç gibi inen taptaze bir tarzda olan bir anlatı dehası. Güven dünyasını ve karakterlerini incelikli bir özgüvenle kuruyor. Ne kadar da ışıltılı, derin ve dokunaklı bir roman.”
— LAUREN GROFF
“Zekice inşa edilmiş, zengin sürprizlerle dolu bu harikulade roman titizlikle tasarlanmış her sayfasında ciddi fikirler ve ciddi keyifler sunuyor.”
— SIGRID NUNEZ
Çevirmen: Kerem Sanatel
Bay Perşembe
“Okuduğum en gerilimli kitap.” – KINGLEY AMIS
Edebiyat dünyasında özellikle polisiye türündeki katkılarıyla tanınan
G. K. Chesterton eserlerinde yalnızca gerilim ve aksiyon kısmına odaklanmaz, aynı zamanda insan doğası, ahlak ve inanç üzerine derin felsefi sorular da ortaya koyar. İngiliz edebiyatının en değerli yazarlarından biri olarak polisiye edebiyatına kazandırdığı karakterler ve özgün anlatım tarzıyla bugün de büyük bir etkiye sahiptir.
Gizli polis Gabriel Syme, Londra’da bir parkta bir anarşistle sohbet etmeye başlar. Vazifesini yapmaya kendini adamış olan Syme, bu yeni arkadaşı aracılığıyla Avrupa Merkezi Anarşist Konseyi’ne gizlice girmeyi başarır.
Ancak Syme, Konsey’de başka bir gizli polisin daha olduğunu keşfedince, operasyonlardaki rolünü sorgular. Avrupa’da umutsuz bir kovalamaca başladığında kafa karışıklığı gittikçe artar. Çok geçmeden Syme, Konsey’in sakladığı dehşet dolu sırlarla yüzleşmek zorunda kalacaktır.
Chesterton’ın başyapıtı Bay Perşembe hem bir siyasi kıssa, hem bir Edward dönemi gotiği hem de heyecanlı bir dedektif romanı.
Çevirmen: Yakut Eren