Alo, Harika Hanım, Nasılsınız?

“‘Hayır, kapatmayın lütfen! Benim için yapın bunu. Konuşun. Sizi dinlemek istiyorum. İçimden geliyor. Arada izin verin, ben de konuşayım, beni dinleyin
siz de. Buna çok ihtiyacım var, hem de çok. Kapatmayacaksınız, değil mi?
Söz verin, kapatmayacaksınız!’
‘Söz veriyorum…’
‘Tanrım, teşekkür ederim…’
‘Kim konuşacak? Sıra kimdeydi?’
‘Sizde… Öyle olmasa bile, ben sizde olsun istiyorum. Hadi başlayın,
benimle konuşun.’
‘Sıramı size bıraksam… Çünkü…’
‘Evet, haklısınız çünkü telefonu ben açtım, sizi ben aradım. Şey, konuyu değiştirmek için soruyorum, çiçek sever misiniz? Kadınlar çok sever, belki erkekler de… Belki…’”

Rasgele çevrilen bir telefon numarası. Birbirini tanımayan iki insan.
Günü gününe tutulmuş kayıtlar.

Tarık Dursun K., son dönem romanlarından Alo, Harika Hanım, Nasılsınız?’da yalnız insanlar üzerinden duygu durumlarını, bakış açılarını, mahremiyet kavramını ve sınırları tartışmaya açıyor. Yalnızca bir kadın ve bir erkeğin telefon konuşmalarına dayanan ve odağına bireyi alan roman, yazarının diyalog kurmadaki hünerini ortaya koymakla birlikte toplumsal grupların yaşam mücadelelerini ele alan Tarık Dursun K. romanlarından ayrılarak farklı bir yere konumlanıyor.

Yeşil Gözlü Kız

“Sevgili Melek,
Beni bir adam öptü. Şaş da kal, kardeşim… Şaş da kal! Beni bir erkek öptü.
Ne babam ne dedem ne amcam ne dayım ne kardeşim…
Beni yabancı, genç ve güzel bir erkek öptü. Evet Melekçiğim, münasebetsiz
ve terbiyesiz olmasına rağmen…”

Beyhan, Konya’dan İstanbul’a gelirken, trende yakışıklı, genç bir adamla karşılaşır. Tanımadığı bu adam, onu birden öpüverir. Beyhan’ın ilk öpüşmesidir bu ve genç kız, ismini bile bilmediği bir adama o anda âşık oluverir.

Okumak için geldiği İstanbul’da, babasının amca kızı Fethiye Hanım ve ailesinin yanında kalacaktır. Doğruca Büyükada, Nizam Caddesi’nde bulunan Villa Darling’e gider. Bir kuşak önce Konya’dan İstanbul’a göçmüş ve hızla gelen zenginlikle sınıf atlamış bu ailenin fertleri birbirinden ilginç ve tuhaf tiplerdir. Beyhan gibi bir taşra kızı, onların tabiriyle bir “Ayşe Kız” için onların arasında kendisini var etmek kolay değildir.

Suat Derviş, Yeşil Gözlü Kız’da, Anadolu’dan gelen Beyhan’ı İstanbul’un jet hızıyla modernleşmiş, fakat bu süreçte içten içe çürümüş sosyetesine sokuyor ve böylece toplumdaki değişime, dönüşüme ışık tutuyor. Bu roman, onun en politik, en eleştirel ve sert eserlerinden biri.

Louvre’un Koruyucuları

2013 yılının Mayıs ayında Louvre Müzesi’nden ilham alan Ciro Taniguçi, bizi zamansal ve sanatsal bir yolculuğa, mekânların ruhunu keşfetmeye davet eden içsel bir seyahate çıkarıyor, hem de kimi tanıdık gelen kimiyse bilinmeyen muhafızlarla…
Çünkü Louvre’un koruyucuları var.

Ciro Taniguçi
1947’de Tottori’de doğan Ciro Taniguçi, 1970 yılında Kareta Heya mangasıyla çıkışını yaptı. 1978 ila 1986’da, yazar Natsuo Sekigava’yla polisiye mangalar hazırladı. 1987 ve 1996 arasında aynı yazarla Osamu Tezuka Kültür Ödülü’ne layık görülen Botçan no Cidai mangasını yayımladı. İnu no Kau mangasıyla Şogakukan Ödülü kazanan Taniguçi, Quartier Lointain ismiyle filme de uyarlanan Harukana Maçi e mangasıyla Angoulême Uluslararası Çizgi Roman Festivali’nde Alph’Art En İyi Senaryo Ödülü’ne layık görüldü. Moebius’la Icaro, yazar Baku Yumemakura ile Garouden ve Kamigami no İtadaki mangalarında çalışan Taniguçi, Ignatz Ödülü’ne ve Eisner Ödülü’ne aday gösterildi. 2017 yılında 69 yaşında hayatını kaybetti.
Çevirmen: Bengisu Molyer

Dinozorlarla Karıncaların Öyküsü

Cixin Liu’dan hiciv dolu bir fabl, politik bir alegori ve ekolojik bir uyarı.

Evrenin her yerinde zekâ nadir bulunan, kırılgan bir meta; kozmik tarihin uzun gecesinde geçici bir parıltıdır. Fakat tüm olasılıklara meydan okuyan bir durum yaşanır: Dünya aynı anda sadece bir değil, iki zeki türü barındırmaktadır. Birbirine bu kadar zıt ama yine de birbirini tamamlayan bu iki tür, uygarlığın ateşini yakan bir ittifak kuracaktır.

Kretase Dönemi’nin sonlarında, sıradan bir günde, Gondvana süperkıtasındaki güneşli bir açıklıkta öğle yemeğini yiyen bir Tyrannosaurus sayesinde dünyanın ilk ve en büyük uygarlığının tohumları atılır. Ve karıncalarla dinozorlar arasındaki ittifak dişçilikle başlar. Böylesine mütevazı bir başlangıç yazıya, matematiğe, füzyona, antimaddeye ve hatta uzay teknolojisine kadar uzanan gerçek bir Harikalar Çağı’nın kapısını açar!

Ancak endüstrinin bir bedeli vardır – önce Dünya’nın biyosferi, sonra da ona bağımlı herkes tarafından ödenen bir bedel.

“Liu’nun eğlence anlayışı bulaşıcı.” – Locus

“Liu’nun bilimkurguya katkısı rakipsiz.” – Vice
Çevirmen: Afife Hellena Sözmen

Kara El: Dâhi Bir Dedektif ile Amerikan Tarihinin En Tehlikeli Gizli Çetesinin Destansı Savaşı

Mafyanın Amerika’daki Başlangıcı, Kaçırılan Göçmen Çocukları, Ölüm Tehditleri ve Tüm Bunlara Dur Demek İçin Hayatını Tehlikeye Atan İtalyan Kökenli Dedektif

1903 yazından itibaren önce New York, daha sonra tüm ülke korkunç bir suç dalgasına teslim oldu. İtalyan göçmenlerin çocukları kaçırıldı, düzinelerce masum insan silahlı ve bombalı saldırılarda hayatlarını kaybetti. Hâkimler, senatörler, Rockefeller ailesi üyeleri ve pek çok başka kişi korkunç ölüm tehditleri aldı. Bu eylemlerin arkasındakiler her an her yerdeydiler sanki, göze görünmüyorlardı asla. Ve tek bir imzaları, sembolleri vardı yalnızca: Kara bir el.

Yaşanan eylemler gazetelerde manşet oldukça ırksal gerilim kaynama noktasına geldi. Amerikan halkı ile Kara El’in kanunsuzluğu arasındaysa sadece Joseph Petrosino duruyordu. “İtalyan Sherlock Holmes” diye de anılan Petrosino gerçekten zeki bir dedektif ve kılık değiştirme ustasıydı. Kara El’in eylemleri daha da acayipleşip New York sınırlarının ötesine taşarken ve ülkedeki göçmen karşıtı eğilimler bir felakete varmak üzereyken Petrosino ile tamamı İtalyanlardan oluşan ekibi bu gizli suç çetesinin üyelerini yakalamak için kolları sıvadılar. Kara El’in arkasındakileri ortaya çıkaracaklardı, bedeli ne olursa olsun. Araştırmacı gazeteci Stephan Talty’den Kara El derinlikli bir çalışmanın ürünü, tedirgin edici ve sürükleyici bir suç tarihi örneği.

“Muhteşem bir okuma tecrübesi! Yirminci yüzyılın başlarında göçmenliği, kentin arka sokaklarını ve emniyet güçlerinin yeni yeni ortaya çıkan bir suç dünyasına karşı mücadelesini anlatan bir hikâye bu.” – Dick Lehr
Çevirmen: Uğur Gülsün

Shuri: Bir Black Panther Romanı

“Çoksatan yazar Stone ile Black Panther dünyasından, sürprizlerle dolu Shuri’nin bir araya geldiği bu kitap kusursuz bir eşleşme.” – Booklist

Shuri’ye Wakanda’dan ayrıldığı ilk seferde dövüşmek zorunda kalacağını söyleseniz kapkara gözlerini devirip bir komplo teorisinden bahsediyormuşsunuz gibi sizi başından defederdi.

Shuri her ne kadar itiraf etmese de dövüşüp dövüşemeyeceğinden emin değildi. Annesinden dolayı yıllardır bir dövüş eğitimi almamıştı. En son yumruk attığında ufacık bir çocuktu daha.

Ama dövüşmek zorunda. Kendisi için. Hayatı için. Geleceği için. Halkı için. Halkının geleceği için. Bildiği yoldan sapacak. Her şeyini riske atacak. Kendi varlığını bile. Ve prenses dövüşecek. Wakanda için.
Çevirmen: Setenay Karaçay

Babalar ve Oğullar

“19. yüzyılın en önemli romanlarından biri.” – Vladimir Nabokov

Zeki, nihilist ve sivri dilli bir genç adam olan Bazarov, okuldan arkadaşı Arkadiy’le birlikte onun evine ziyarete gider. Eve varmalarından kısa süre sonra, otoriteyi ve toplumsal gelenekleri açıkça reddeden Bazarov ile Arkadiy’in ailesi arasında karşıtlıklar baş gösterecek ve bu tanışma bir nevi 19. yüzyıl Rusya’sında meydana gelen değişimlere ayna tutan tartışmalara ve anlaşmazlıklara sebep olacaktır.

İvan Turgenyev’in en önemli eseri kabul edilen, kuşak çatışmasını
Bazarov karakteri üzerinden işlediği Babalar ve Oğullar 1862 yılında yayımlandığında hem çok ilgi gördü hem de çok tepki aldı. Batıda popülerlik yakalayan ilk Rus eserlerinden biri olan kitap, Flaubert, Maupassant ve
Henry James gibi ustaları da derinden etkiledi.
Çevirmen: Fatma Arıkan, Serdar Arıkan

HaftaninFilmi.com’dan Filmler

Gösterimdekiler (18. hafta):
Umudunu Kaybetme - The Old Oak (2024) Grabuna (2024) Üç Günlük Dünya (2024) SOBE: Sakallı Bebek (2024) Hanna ve Minik Canavarlar - Hanna And The Monsters (2024) Çocuk Kalbi (2024) Tarot - Horrorscope (2024) Tereddüt Çizgisi (2024) Bakkal Amca: Mahmut Tuncer (2024) Sinemada İtiraz Ediyorum (2024) Şahsi Meselemiz Merkez Üssü Hatay (2024) Küçük Prens Karlar Ülkesi - The Swiss Adventure (2024) Back to Black (2024)
Arşivden Seçkiler:
Tam Kafadan Karavana (2022) Suyun Sesi - The Shape of Water (2018) Thor (2011) Toz Ruhu (2015) Köfte Yağmuru - Cloudy With A Chance Of Meatballs (2009) Alis Harikalar Diyarında - Alice in Wonderland (2010)