Çelik Mağaralar

İlk olarak 1953 yılında, Galaxy Magazine’de tefrika edilen Çelik Mağaralar’ı yazarken Isaac Asimov’un aklında bilimkurgunun tek başına sınırlı bir tür olmadığı, edebiyatın her türüne uygulanabileceği fikri vardı. Dönemin popüler türlerinden olan dedektif öyküleri ile bilimkurguyu başarıyla birleştirerek türe farklı kapıları açtı. Vakıf serisinden birkaç yıl sonra yayımlanan ve Galaktik İmparatorluk’un yükselişi, çöküşü ve onu izleyen iki Vakıf’ın kurulmasıyla sonuçlanan uzak geleceğin binlerce yıl öncesini anlatan, Asimov’un kompleks evreninin diğer parçası Robot Serisi böylece şekillenmeye başladı.

Gelecekte, bildiğimiz dünyanın yaklaşık üç milenyum sonrasında, insanlığın gidişatını değiştiren iki ilerleme yaşanmıştı: galaksinin kolonizasyonu ve yapay zekânın yükselişi. Aşırı nüfuslu Dünya’da geride bırakılmış birçok insan gibi New York’ta dedektiflik yapan Elijah Baley de ne kibirli uzaycıları ne de onların robot dostlarını seviyordu. Ama önemli bir Uzaycı, gizemli bir cinayete kurban gitmişti ve Baley’nin katili bulması kendi gezegeninin kaderi için önemliydi.
Bu davadaki ortağı R. Daneel Olivaw ise bir robottu.

Çevirmen: Cihan Karamancı

Aşk-ı Melun

Kalp gerçekte ne için atar, beynimizin lobları ne ile dolup taşıyor, Aşk normal mi yoksa Psikozun bir başka safhası mı? Sahi Aşk nedir?

Sevgi, seks, cinsellik, kıskançlık, evlilik, ayrılık, yalnızlık, aldatma, aldanma, flört, kur, efektif alış ve efektif satış üzerine (!) birbirinden apacayip, comic, trajikomik, fantastik ve dramatik 57 çizgi öykü ile; Çizgili Anti Aşk Hikâyeleri.

Alaybozan

Zeynep Tuğçe Karadağ, Alaybozan ile okurun zihnine sızmak ve uzun süre orada kalmak niyetinde. Her bir öykü; özenli dili, güçlü kurgusu ve şaşırtıcı finaliyle cesaret edip yanıt veremeyeceğimiz sorular yöneltiyor bize.

Şiirleriyle tanıdığımız yazar, kurduğu sinematografik evren ve dert edindiği meselelerle öykü türünde de kalıcı bir iz bırakmayı vadediyor.

“Kas, yağ ve kemik dokularının altında saklanan sözleri görebilseydim, üzülebilirdim belki. Karnımızı şişiren hisler, doğru sözcükleri kuşanıp açığa çıksaydı, mezarlıklar hesaplaşma yeri olmazdı böyle. Evlere gömülen sandıklar, açılmak için tabutların kırılmasını beklemezdi. Ölümün sağlaması olmazdı yaşamak.”

Kışın Kahverengi Çocuğu

annemi sorarsanız iyi, topuklarına kadar mavi
kendini ikinci bir dile hazırlıyor
sığırcıklar yuva yaparken karnının altına
kimsesiz bir dağı öpmenin türkçesi
şalvarın üstüne dağılmış renkler gibi
komşularına dağıttı bütün kederini
ve içimizdeki komşu halklara üzüldü en çok
şimdi herkes onu geceye eklenmiş bir saat sanıyor
büyüdü tohum, uykuma kunduzlar uğradı
nereye adım atsam, uçurum hep orada başladı

Sessiz Kılıç –
Drizzt Efsanesi 11. Kitap

Kristal Parçası’nı yok etmenin peşinde olan Drizzt, rahip Cadderly’yi aramaktadır. Ancak Kristal Parçası, kara elf Jarlaxle ile müttefiki Artemis Entreri’nin eline düştüğünde Drizzt’in en büyük korkuları gerçekleşecektir.

Dost. Bu sözün manasını sık sık düşünürüm. Dostluk çok açık bir kavrammış gibi görünmesine rağmen çoğunlukla son derece karmaşık bir hâl alır. Yürümesi için kendisine ait bir yolu olduğunu bilip anlamış olsam da Wulfgar’ı durdurmalı mıydım? Yoksa onunla mı gitmeliydim?
Ya da dördümüz birden onu gölge gibi takip edip ona göz kulak mı olmalıydık?

Çevirmen: Ali Seval

Dünyanın Omurgası –
Drizzt Efsanesi 12. Kitap

Abis’in işkence odalarında bir gün geçirmek bile en sağlam iradeli insanları delirtmeye yeter. Buzyeli Vadisi’nden Wulfgar orada tam altı yıl geçirmişti. Errtu’nun elinden kurtulmasına rağmen kâbuslarından kaçmayı başaramayan Wulfgar kendini Luskan’da bulur. Burada savaş çekicini kaybeden, cinayetle suçlanan Wulfgar, kefaret yolculuğundaki ilk adımı atacaktır.

Özgürlüğe duyulan ihtiyacı pek az kişi yalanlayabilir; tanıştığım herkes özgür irade sahibi olmayı arzuluyor ya da öyle olduğunu sanıyor. Ne gariptir ki, birçoğu özgürlüğün geri yansıyan hâli olan bedelini kabullenmeyi reddediyor: Sorumluluğu.

Çevirmen: Ali Seval

Kılıçlar Denizi –
Drizzt Efsanesi 13. Kitap

Dostu Wulfgar’ın yardıma ihtiyacı olduğunu anlayan Drizzt, yanına Catti-brie, Regis ve Bruenor’u da alıp Wulfgar ve savaş çekici efsanevi Aegis-fang’i kurtarmak için yola düşer. Bu esnada, Wulfgar da Aegis-fang’in peşindedir. Wulfgar’ın ruhu ve kalbi için verilecek son savaşta, Salon’un Yoldaşları bir araya gelebilecekler midir?

Hepimiz ölüyoruz, her geçen günün her geçen ânında ölüme gidiyoruz.
Bu, varoluşun kaçınılmaz gerçeği. Bizi korkuyla felç edebilecek, ya da bize sabırsızlıkla enerji verebilecek, bizi keşfedip deneyimleme arzusuyla, her hareketten bir hatıra çıkartma umuduyla –hayır, demirden bir iradeyle– doldurabilecek bir gerçek.

Çevirmen: Ali Seval

Hançer Yolu / Zaman Çarkı 8

“Zaman Çarkı döner, Çağlar gelip geçer, efsaneleşen anılar bırakır ardında. Efsaneler solarak mit olur ve onları doğuran Çağ yeniden geldiğinde
mitler bile unutulur.”

Fantastik edebiyatın devi Robert Jordan’ın kaleminden çıkan Zaman Çarkı destanı dünya çapında milyonların hayal gücünde yer etti. Ayrıntılı dünyası, en ince detayına kadar düşünülmüş büyü sistemi, gönüllere taht kuran karakterleri Zaman Çarkı’nın okurlar tarafından bu kadar sevilmesinin sadece birkaç sebebi. Zaman Çarkı’nın etkileri, Patrick Rothfuss, Brandon Sanderson, Brent Weeks gibi günümüzün en büyük fantastik yazarlarının eserlerinde görülebilir.

Yenidendoğan Ejder Rand al’Thor, Illian’ı ele geçirmiş, Terkedilmiş Sammael’i mağlup etmiş ve Seanchan ordularını ezip geçmişti. Nynaeve, Aviendha ve Elayne ise Karanlık Varlık’ın hava üzerindeki hâkimiyetini kırmış ve Andor tahtını yeniden almaya hazırlanıyordu. Ve Egwene al’Vere, sürgün Aes Sedailerin lideri, ordularını Beyaz Kule’ye sürüyordu.

Fakat Rand ve takipçisi Asha’man, erkek Tek Güç kullanıcılarının kaderi olan deliliğe kapılıyordu. Karanlık Varlık’ın Gerçek Kaynak’taki lekesini ortadan kaldıramazlarsa Karanlık’a karşı verilecek Son Savaş’ı göremeyebilirlerdi.

Rand akıl sağlığını korumaya çabalarken Seanchan karşı saldırı için hazırlanıyordu. Salidar’daki Egwene al’Vere ise Tar Valon’u geri almak ve
Aes Sedai’yi birleştirmek için bir ordu toplamaktaydı.

Ejderha, bir kez daha zamanın rüzgârlarında havalanacak.

“Jordan’ın kalemi çok sağlam! Karakterleri, ince ince işlediği tüm o detaylar!”
– Clint McElroy

“Dünyası geniş, detayları yoğun, karakterleri ikna edici muazzam bir kahramanlık fantazyası.” – L. Sprague de Camp

Çevirmen: Niran Elçi

Kışın Yüreği / Zaman Çarkı 9

“Zaman Çarkı döner, Çağlar gelip geçer, efsaneleşen anılar bırakır ardında. Efsaneler solarak mit olur ve onları doğuran Çağ yeniden
geldiğinde mitler bile unutulur.”

Fantastik edebiyatın devi Robert Jordan’ın kaleminden çıkan Zaman Çarkı destanı dünya çapında milyonların hayal gücünde yer etti. Ayrıntılı dünyası, en ince detayına kadar düşünülmüş büyü sistemi, gönüllere taht kuran karakterleri Zaman Çarkı’nın okurlar tarafından bu kadar sevilmesinin sadece birkaç sebebi. Zaman Çarkı’nın etkileri, Patrick Rothfuss, Brandon Sanderson, Brent Weeks gibi günümüzün en büyük fantastik yazarlarının eserlerinde görülebilir.

Yenidendoğan Ejder Rand al’Thor, Karanlık Varlık’ın lekelediği saidin’e, Gerçek Kaynak’ın eril yarısına yenik düşüyordu. Asha’man takipçileri de daha önce Kahramanlar Çağı’na son veren deliliğin belirtilerini gösteriyorlardı.

Rand bocalarken savaştan mustarip bir yere Karanlık çöküyordu. Ebou Dar’da Seanchan güçleri acımasız saldırılarını sürdürüyordu. Shayol Ghul’deyse Ejder’i yok etmek için Terkedilmişler güçlerini birleştirmekteydi.

Rand’ın tek şansı imkânsızı denemek ve saidin’deki lekeyi ortadan kaldırmaktı. Fakat bunu becermek için daha önce hiç kimsenin kendini riske atmadığı, Kahramanlar Çağı’ndan kalma bir güçte uzmanlaşması gerekiyordu;
Yaratılış’ı ortadan kaldırabilecek ve Zaman’ın kendisine son verebilecek bir güç.

Ejderha, bir kez daha zamanın rüzgârlarında havalanacak.

“Robert Jordan’ın fantastik edebiyatın kültürümüzde yer edinmesindeki etkisi muazzam.” – Guy Gavriel Kay

“Robert Jordan öyle büyük bir romancı ki ben dahil bir jenerasyonu kökünden etkiledi. Ona ne kadar teşekkür etsem az.” – Peter V. Brett

Çevirmen: Niran Elçi

HaftaninFilmi.com’dan Filmler

Gösterimdekiler (18. hafta):
Umudunu Kaybetme - The Old Oak (2024) Grabuna (2024) Üç Günlük Dünya (2024) SOBE: Sakallı Bebek (2024) Hanna ve Minik Canavarlar - Hanna And The Monsters (2024) Çocuk Kalbi (2024) Tarot - Horrorscope (2024) Tereddüt Çizgisi (2024) Bakkal Amca: Mahmut Tuncer (2024) Sinemada İtiraz Ediyorum (2024) Şahsi Meselemiz Merkez Üssü Hatay (2024) Küçük Prens Karlar Ülkesi - The Swiss Adventure (2024) Back to Black (2024)
Arşivden Seçkiler:
Özgürlük Yolu - The Way Back (2011) Efsane - Legend (2015) Karlar Ülkesi - Frozen (2014) Nitram (2022) Lost Highway - Kayıp Otoban (2020) Şeker Portakalı - My Sweet Orange Tree (2014)