Scott Pilgrim 3: Scott Pilgrim ve Ebedi Hüzün
“Bir neslin enerjisini yakalayan şahane ve tuhaf bir öykü.”
– Publishers Weekly
Scott Pilgrim, Ramona Flowers’a vurulmuştu ve Ramona onun hayatını
“biraz” karıştırmıştı. Kızın yedi kötücül eski erkek arkadaşı vardı ve her biri sırayla Scott’a meydan okuyorlardı. Üç numara, Todd Ingram, işleri daha da tuhaflaştırmıştı – Scott Pilgrim’in önceki kız arkadaşıyla çıkıyordu!
Enyv Adams, Scott’ın kalbini kırmıştı ve şimdi daha fazlası için kötücül
art rock grubu İblisbaşı’nda Çatışma’yla birlikte tekrar karşısındaydı.
Scott’ın grubunun iki gün sonraki konserlerinde alt grup olarak çıkmasını istiyordu! 48 saat Scott’ın Envy ile başa çıkması, Ramona’yı mutlu etmesi, kaçık eski kız arkadaşlardan kurtulması ve yeni şarkı listesini çalışması
için yeterli olacak mıydı?
Çevirmen: Alican Saygı Ortanca
Scott Pilgrim 3: Scott Pilgrim ve Ebedi Hüzün (Belalı Varyant)
“Bir neslin enerjisini yakalayan şahane ve tuhaf bir öykü.”
– Publishers Weekly
Scott Pilgrim, Ramona Flowers’a vurulmuştu ve Ramona onun hayatını “biraz” karıştırmıştı. Kızın yedi kötücül eski erkek arkadaşı vardı ve her biri sırayla Scott’a meydan okuyorlardı. Üç numara, Todd Ingram, işleri daha da tuhaflaştırmıştı – Scott Pilgrim’in önceki kız arkadaşıyla çıkıyordu!
Enyv Adams, Scott’ın kalbini kırmıştı ve şimdi daha fazlası için kötücül art rock grubu İblisbaşı’nda Çatışma’yla birlikte tekrar karşısındaydı.
Scott’ın grubunun iki gün sonraki konserlerinde alt grup olarak çıkmasını istiyordu! 48 saat Scott’ın Envy ile başa çıkması, Ramona’yı mutlu etmesi, kaçık eski kız arkadaşlardan kurtulması ve yeni şarkı listesini çalışması
için yeterli olacak mıydı?
Çevirmen: Alican Saygı Ortanca
Napolyon Bonapart’ın Hayatı
“Hayatım yazılsa roman olurdu.”
— Napolyon Bonapart
Savaş meydanında korkunç bir düşman, geceleriyse tutkulu bir romantikti. Napolyon Bonapart tarihin en büyüleyici ve kutuplaştırıcı figürlerinden biri kabul edildi. John Gibson Lockhart’ın bu ayrıntılı biyografisi ise, ünlü Fransız kumandanı ve imparatorunu tüm göz kamaştırıcı yönleriyle ele alıyor.
Napolyon gençliğinin ateşli enerjisi ve karşı konulmaz hırsıyla askerlik kariyerinde görkemli bir yükseliş gösterdi. Zaman zaman karakterine yakışmayan ve eşine azap veren aşklar yaşadı ama hiçbir zaman başka bir kadının, zihni üzerinde etkili olmasına izin vermedi. Henüz otuz beş yaşındayken Papa’nın huzurunda Fransız İmparatoru olarak taç giydi.
Birkaç yıl içinde, modern tarihte eşi benzeri görülmemiş gücüyle Avrupa’nın etkin efendisi hâline geldi. Çöküşü de daha az dramatik olmayacaktı.
Çevirmen: Uğur Gülsün
Şeytanın Arka Bahçesi’nin Musibetleri
(Bayan Peregrine’in Tuhaf Çocukları 6. Kitap)
ÖLÜMCÜL DÜŞMANLAR VE TEHLİKELİ DÖNGÜLER GERÇEKLEŞEN BİR KEHANET NEFES KESİCİ, DESTANSI BİR SON
Şeytanın Arka Bahçesi’nin Musibetleri’nde, tuhafların dünyasının kaderi
Jacob ve arkadaşlarının elinde. Jack, V’nin döngüsünden Noor’la birlikte nasıl kaçtığını ve her şeyin başladığı, dedesinin Florida’daki evinde kendilerini nasıl bulduklarını bilmez.
Ama emin olduğu tek şey vardır: Caul dönmüştür.
Peşlerindeki gölgeden kıl payı kurtulup Şeytanın Arka Bahçesi’nde Bayan Peregrine ve tuhaf çocuklarla buluşan Jack ve Noor, burada musibetlerle yüz yüze gelir. Hepsi de Caul’ün toplanmakta olan ordusunun alametidir.
Ruhlar Kütüphanesi’nde dirilen ve her zamankinden güçlü olan Caul durmak bilmez. Tuhaf çocukların tek umudu vardır: Noor’u yedilinin buluşacağı, kehanette sözü geçen yere ulaştırmak. Tabii nerede olduğunu bulabilirlerse.
Çevirmen: Aslı Dağlı
Unutmadan
Üçüncü Tekil Şahıs, Adresinde Bulunamadı, Üvey, Béla / Osmanlı’da Bir Vampir ve Günah / Osmanlı’da Bir Vampir adlı eserleriyle tanınan Mehmet Bilal Dede, yeni romanı Unutmadan’da ülkenin karanlık günlerinde hayatları kesişen ve aynı karanlığın ayrı düşürdüğü iki “yoldaş”ın, Fırat ve Yılmaz’ın kırk yılı aşan ezberdışı yolculuğunu içten bir dille anlatıyor.
Unutmadan söylenmeye, unutmadan yazılmaya mahkûm bir hikâye. Unutmadan…
“Meydanlar, kalabalıklar ve çalınan gençlik. Köprüden denize salınan oltalar ve izi sürülen geçmiş. Karanlık duvarlar, yırtık afişler. Biranın içinde oynaşarak tek tek kaybolan baloncuklar. Beyaz mendil, siyah tabanca. Sokak lambası, asfalta vuran zayıf ışık, iki bedenin birleşip ayrılan gölgeleri. Zihinsel tutku
ve aklın dehlizleri. Ve eller… Uzanan, değemeyen, titreyen eller. Cıs!
Duran zaman, duran eller, sessizlik ve kalp atışı, sessizlik ve kalp atışı…”