“A TAKIMI”

İşlemedikleri bir suçla yargılanan bir grup Özel Kuvvetler üyesi, isimlerini bu olaydan sildirmek için bir araya gelip, her birinin kendine özel yeteneklerini kullanarak asıl suçluyu bulmaya soyunurlar. Liam Neeson (“Taken”), Bradley Cooper (“The Hangover”), dövüş sanatları şampiyonu  Quinton “Rampage” Jackson, ve “Sharlto Copley”  A TAKIMI’nı oluşturuyorlar. Filmde aynı zamanda  Jessica Biel ve  Patrick Wilson da oynuyor.

Oscar® ödüllü Schindler’s List  ve yakın zamanda gişe rekorları kıran Taken (Hannibal Smith rolünde) gibi filmleriyle tanıdığımız Liam Neeson ani zamanlama gerektiren yaratıcı görevlerin, alışılmışın dışında yeteneklerin ve çok becerikli bir takım askerin dahiyane  lideri rolünde. The Hangover adlı başarılı komedi filmi ile süperstarlığa adım atan Bradley Cooper, “Face”  rolünde, Takım’ın  who can procure anything for the Team’s  alışılmışın dışında ve cesaret gerektiren misyonları için gereken herşeyin tedarikçisi olarak karşımıza çıkıyor. Quinton “Rampage” Jackson bir dövüş sanatları şampiyonu  ve B.A. Baracus ünlü  bir UFC ağır sikleti olarak Takım’ın şoförü ve gücü olarak karşımızda.  District 9’da izlediğimiz Sharlto Copley, H.M “Howlin’ Mad” Murdock ismiyle yetenekli bir pilot ve aynı zamanda takımın ‘sertifikalı zırdelisi’ olarak karşımızda.   Jessica Biel (‘The Illusionist’) Capt. Charissa Sosa rolünde, Face’in eski aşkı ve şimdi ise Takım’ı işlemedikleri bir suç yüzünden acımasızca takip eden kişi olarak yer alıyor. Patrick Wilson (‘Watchmen’) gizemli bir CIA ajanı  Lynch rolünde, Takım’ın en zorlu görevinde anahtar kişi olarak karşımıza çıkıyor.
A TAKIMI oyuncu kadrosunda ayrıca Gerald McRaney (Deadwood)  – Hannibal’ın arkadaşı ve üstadı General Morrison rolünde ve Brian Bloom (Smokin’ Aces) Pike karakteriyle şüpheli bir özel asker rolündedir.

HİKAYE
80’lerin en başarılı ve popular TV dizilerinden biri olan “A TAKIMI” Stephen J. Cannell ve Frank Lupo  tarafından yapılmıştır. Dört eski Vietnam askerinden oluşan ve işlemedikleri bir suç yüzünden yargılanan takım, yeraltı dünyasına yönelmiş ve paralı asker olmuşlardır.  Puro düşkünü Col. John “Hannibal” Smith (George Peppard) tarafından  yönetilen takım, bir yandan isimlerine sürülen lekeyi temizlemeye çalışırlarken hep iyi olanın yanında durmuşlardır. Dizi devamında da geniş ve heyecanlı bir devam sağlıyor.
“A TAKIMI” çok beğenilen bir TV dizisi olmanın da ötesindeydi. Bir fenomendi” diyor yaratıcısı ve filmin de yapımcılarından biri olan Stephen J. Cannell  “Daha önce televizyonda hiç A TAKIMI’nda olduğu gibi erkeklerden oluşan bir başrol ekibi görmemiştik. Hikayenin merkezinde dizinin temel  bir dayanağı vardı: yanlışlıkla hüküm giymiş dört adam, dışarıdaki çaresiz insanlara yardım etmeye karar verirler. Hikayede adaletsizliğe karşı mücadele büyük bir konu ve izleyenler de diziyi tutkuyla sevdiler. Bir jenerasyon bu diziyle büyüdü ve sonraki jenerasyonlar da yeniden gösterimlerle izleme şansı bulup aynı hisleri paylaştılar.”
Başarısını Narc, Smokin’ Aces  gibi filmlerle kanıtlamış yapımcı Joe Carnahan da diziyle beraber büyüyen milyonlarca kişiden biri olarak A TAKIMI beyazperdeye aktarıldığında sadık bir takipçi kitlesi olacağını bildiği gibi, işin zorluğundan da haberdardı. “İmrenilen bir yapıttı ve çocukluğumdan hatırladığım bir şovu yeniden hayata geçirmek altından kalkılması zor bir işti.” diyor Carnahan.  “Diziye hayranlık duyarak büyüyen jenerasyona karşı saygılı olmak istedik fakat A TAKIMI’nı 21.yy’a uyarlamamız da gerekiyordu.”
“Senaryoyu toparlamak için uzun süredir uğraşıyorduk” diyor yapımcı ve eski Twentieth Century Fox yapım yürütücüsü Alex Young. “Modern bir film yapacaksanız daha büyük ve güçlü bir şey oluşturmalı v eve aksiyon sahnelerini bugünün en iyi gişe filmleriyle yarışır şekilde yapmalısınız.  Joe Carnahan’ın modern ve güçlü bir yaklaşımı var ve elindeki materyale yaklaşımı daha cesur ve gerçekçiydi (diziyle karşılaştırıldığında).”
Carnahan işin içine girdiğinde, senaryoyu beraber yazdığı Brian Bloom hikayeyi ve aksiyonu Orta Doğu’da beklendiği üzere askerlerin geri çekilmesi üzerine yeniden şekillendirdi. Dizide hakim olan dostluk ve komedi temaları üzerinden ilerlediler ama aksiyon, dram, macera ve yoğunluğu da arttırdılar.” diyor Carnahan: “A TAKIMI’nı yaparken amacımız ilginç, yaratıcı bir aksiyon filmi yapmak ama bunu yaparken de duygusal düzeyini, gerçekliğini ve hikayenin erişilebilirliğini üst noktada tutmak oldu. Eğer olduğu noktadan bir üst seviyeye taşıyamayacaksanız bu tarz bir aksiyon ve macerayı yapmanızın hiçbir anlamı yok.”
Carnahan ve Bloom ellerinde bulunanın günümüzü yansıtmasını ve modern izleyiciye hitap edebilmesini istiyorlardı. “Niyetimiz herkesin sevdiği diziyi ve karakterleri bir kenara bırakmadan hikayeyi  geliştirmek ve güncelleştirmekti.” diyor Bloom.
“İnsanlar 25 yıl önce dizinin ilk başladığı zamanlara göre daha bilinçliler.” diyor  Carnahan. “Diziyi bugün yapmış olsaydanız o zamanki gibi olmazdı. O zamanlar dizide hakim olan basit yapı yeterince eğlenceliydi fakat günümüzde izleyiciler çok daha sofistikeler; bizim de bu zaman taşıyıp tonu ve yaklaşımı zamanımızın anlayışına uydurmamız gerekti.”
Elimizde olan materyali günce hale getirmek ve dram yönünü güçlendirirken yapımcıların da inandığı üzere A-Takımı’nın büyük ekrana transferinin başarılı olması için, hikayenin kalbinde yatan dostluk teması film için de anahtar öğe olmalıydı. “Dizide en sevdiğim şey  durumun kendisinden ziyade aralarındaki arkadaşlık ve birbirleri üzerindeki etkileri olmuştur. Diziyi bu kadar başarılı klan içerisindeki çılgınca hikayeler ya da konu değişimleri değil, bu adamların birbirlerini gerçekten koruyup kolladıkları idi.”
“Farkediyorsunuz ki bu adamların yola ve maceraya devam edebilmeleri için birbirlerine teknik ve taktiksel olduğu kadar duygusal olarak da ihtiyaçları var.” diyor Bloom.  “Onlar tam bir takımdılar.”
“İnsanlar bu karakterleri gerçekten sevmişlerdi” diyor yapımcı Jules Daly.  “Karizmatik ve eğlenceli oldukları kesin ama aynı zamanda dördü arasındaki bağ ve etkileşim de izleyiciyi çekiyordu. Filmin en önemli unsurlarının başında da dört başrol arasındaki etkileşimin geldiğinin farkındaydık.”
Proje ilerleme kaydettikçe ve senaryo da istediğimiz kıvama geldiğinde yapımcılar ilgilerini “A Takımı”nı oluşturucak oyunculara yönelttiler. “Oyuncu seçimine gelindiğinde nereye bakacağımıza dair tartışmalar oldu.” diyor Alex Young.  “Çok da zorluydu çünkü işin içine girdikçe birçok farklı yol izleyebileceğimizi farkettik; belli bir yaştaki her erkek oyuncuya bakabilir ve filme dahil olmaları için geçerli sebepler sunabilirdik.  İstediğimizden emin olduğumuz şey, dört oyuncunun birden yeni bir soluk olduğunun görünmesiydi. Olağan birilerini seçip sonra da etraflarını yardımcı oyuncularla doldurmak değildi istediğimiz.”
Öncü rollerden biri olan Col. John “Hannibal” Smith üzerine düşünülürken, yapımcılar güç, özgüven ve otorite temsil edecek ve aynı zamanda keskin bir mizah anlayışı da olan birini tasarlıyorlardı. A-Takımı’nın lideri olarak, Hannibal her daim düşmanın bir adım önünde olan usta bir taktikçi. Takımını beladan uzak tutuyor fakat alışılmadık metodları nadiren tahmin edilen sonuçlar veriyor. Plan her ne olursa olsun, herhangi bir planı ortaya sunmaktan zevk alıyor.
Oscar® adayı oyuncu Liam Neeson dramatik yönü ağır basan karakterleri fiziksel varlığını öne koyarak ve mükemmel kişilik portreleriyle canlandırmasıyla tanınıyor. Film yapımcılarını Hannibal rolü için biçilmiş kaftan olduğuna ikna eden ise beğenilen film Taken’da çok başarılı bir performansla canlandırdığı aksiyon-kahramanı rolü oldu. Jules Daly şöyle ekliyor: “Liam seksi, sportif, güçlü ve role bir ağırlık katmayı çok iyi beceriyor. Liam ile çalışmaya başlandığı anda projenin nasıl ilerleyeceğinin rengini belirleyenlerden oldu.”
“Rol ne olursa olsun Liam kendinin ve oynadığı karakterlerin farklı yönlerini ortaya koymakta başarılı ve bunu bir bütünlük, tutku ve dürüstlükle yapmayı da başarıyor.” diyor Carnahan. “Liam karakterin zeka ve gücünü doğru bir kombinasyonla ortaya koyabiliyor. Bu adamların onu sevdiğine, güvendiğine ve saygı duyduğuna şüphe yok.”
Kendisini Hannibal Smith rolüne neyin bu kadar çektiğini şöyle anlatıyor; “Joe [Carnahan] ve Brian [Bloom]’un  senaryonun merkezi haline getirdikleri dört ana karakter arasındaki ilişkiden çok etkilendim. Hikaye ve karakterler üzerine  düşünüldüğü açık ve ortada. Hannibal inandırıcılığı olan bir kahraman.  Ahlaklı birisi, etik duyguları güçlü ve arkadaşlarına ve ülkesine bağlı birisi.”
Neeson asıl taktikçi adamı oynamaktan oldukça memnun, aynı zamanda neredeyse bir marka haline gelmiş puro içen karakterine girmek de zorlu . “Eski bir tiryaki olarak puro işleri biraz karıştırdı. Ama yazarların bu fikire tutulmalarınıda anlıyorum; Hannibal’ın karakterine, bir plan yolunda. gittiğinde çıkarıp yaktığı purosu rahat bir hava katıyor. Çakmağını alevlendirdiği anda sanki dünyayla  bir bütün oluyor ve ben de bunu sonuna kadar anlıyorum ve bazı sahnelerde puro mutlaka görünmeliydi fakat tabii çocukların taklit etmesini istemiyorduk.”
Yarbay Templeton “Face” Peck takımın düzenbazı ve birşeye ihtiyaçları oldukları andaki kurtarıcıları. İyi görünümü ve karizmasını dolandırıcılık ve el çabukluğuyla bir arada kullanıp beklediği ödülü ve iyi bir hayatı ele geçiriyor. Herkesle iletişim kurabiliyor, özellikle de kadınlarla . Face karakterini ekrana yansıtırken film yapımcıları yakın zaman başarılı komedi filmlerinden The Hangover’da   yakışıklılığı ve yeteneklerini ortaya koymuş Bradley Cooper’ı tercih ettiler. “Bradley de rolü oynamaya ilgili görünününce başka birine bakma ihtiyacı dahi duymadık” diyor Carnahan.  “Biriyle uyuştuğunuzda bunu bilirsiniz ve anlarsınız ki o kişi hayat boyu arkadaşınız olacaktır. Cooper’dan aldığım elektrik de bu yöndeydi. Bir çok oyuncu kendini öne atar ama bunu yansıtamaz. Bradley kendini yüzde yüz teslim ediyor. Espri yeteneği gelişmiş mükemmel biri ve bana kalırsa role yeni bir boyut katıyor.”

Cooper için de rolü kabul etmek zorlu bir süreç olmamış.  “Büyük bir aksiyon filminde yer almak hayalimdi.”. “Sporu da ‘dövüşüyor gibi’ yapmayı da seviyorum. Ve izleyerek büyüdüğüm, bu denli ikonik bir yapımın içinde hem de Liam Neeson ile beraber olmak..inanılmaz!”

“Howlin’ Mad” Murdock, Körfez Savaşı’ndaki Çöl Fırtınası operasyonundan sağlam çıkan tek helikopter pilotu. Pervanesi olan herhangi bir şeyi uçurabiliyor.  Dahi birinin I.Q’suna sahip ve herhangi bir şeyle ilgili her tür bilgie sahip. Bir an için bir doktoru, diğer an bir prensi taklit edebilir – ve sizi inandırır. Raporlarda akli dengesizliği işlenmiş olan Murdock bazen sizi buna ikna eder şekilde davranır. Beladan asla kaçmaz, aksine tam üzerine gider.
Sharlto Copley ‘yi District 9’da izleyen yapımcıların aklına hemen o geliyor.  Yapımcılar District 9 için promosyonel bir turda olan Copley’den  Murdock  rolüne neler ekleyebileceğini düşünüp bir çekim yollamasını isterler. Gerisi…hikayenin kendisi.
“A TAKIMI çocukluğumda en sevdiğim diziydi ve Murdock da favori karakterimdi. Onu oynamak rüya gibi birşeydi.”

Dörtlünün son karakteri B.A. Baracus; olağanüstü yetenekli bir şoför ve uçuş sırasında harikalar yaratabilen bir teknisyen. Aynı zamanda sapasağlam bir dövüşçü, özellikle de birebir dövüşmeye gelince. Fünyesi kısa olduğundan en iyisi onu sinirlendirmemek. Kimseden ve hiçbir şeyden korkmuyor – uçaklar dışında.
B.A. Baracus (Bad Attitude Baracus) oyuncu seçimi çok zordu çünkü dizideki karakterlerin hepsi arasında B.A. en ikonik niteliklere sahip olanı.  Yapımcılar B.A. rolünü üstlenmekten korkmayacak birini arıyorlardı. Uzun süren bir araştırma sonucunda eski UFC  dövüş sanatları şampiyonu  Quinton “Rampage” Jackson’a karar verdiler.
Jackson da çocukluğundan aklında kalan en belirgin anılardan birinin babasıyla diziyi izlediği anlar olduğunu söylüyor.
Neeson, Cooper, Copley ve  Jackson’a Jessica Biel ve Patrick Wilson eşlik ettiler.   Biel, Charissa Sosa karakteriyle, askeriyenin Savunma Cezai Soruşturma Birimi’nde görevli bir albay.  Çok yetenekli, bağımsız ve dikkatli biri olan Sosa’nın Face ile de mazida kalan romantik bir hikayesi var.

Patrick Wilson CIA ajanı Lynch rolünde takımın en zararlı misyonunda karşımıza çıkıyor. “Lynch hakkında az şey biliyoruz. İyi biri mi kötü mü, acımasız mı?  Böyle gizemli karakterleri oynamak hoşuma gidiyor. Yavaşça karakterin katmanlarına inip aslını görmek de hoşuma gidiyor.”

LIAM NEESON
BRADLEY COOPER
JESSICA BIEL
QUINTON “RAMPAGE” JACKSON
SHARLTO COPLEY
PATRICK WILSON
Müzik
ALAN SILVESTRI
Kostüm
BETSY HEIMANN
Kurgu
ROGER BARTON
JIM MAY
Yapım Amiri
CHARLES WOOD
Görüntü Yönetmeni
MAURO FIORE, ASC
Yürütücü Yapımcılar
RIDLEY SCOTT
MARC SILVESTRI
ROSS FANGER
Yapımcılar
STEPHEN J. CANNELL
SPIKE SELDIN
TONY SCOTT
JULES DALY
ALEX YOUNG
IAIN SMITH
FRANK LUPO & STEPHEN J. CANNELL’in aynı isimli TV dizisinden uyarlanmıştır.
Senaryo
JOE CARNAHAN & BRIAN BLOOM ve SKIP WOODS
Yönetmen
Justin Long, Charlie Day, Jason Sudeikis ve Christina Applegat JOE CARNAHAN

HaftaninFilmi.com’dan Filmler

Gösterimdekiler (13. hafta):
Arap Kadri ve Tarzan (2024) Sahipsiz - Surrogate (2024) Cin Günü (2024) Riki Rhino: Kahraman Kanatlar - Riki Rhino The Bird Kingdom (2024) Lassie: Yepyeni Bir Macera - Lassie: A New Adventure (2024) Oldboy (2024) Winnie The Pooh: Kan ve Bal II - Winnie The Pooh: Blood and Honey II (2024) Güneşi Söndürmem Gerek (2024) Hayalet Avcıları: Ürperti - Ghostbusters: Frozen Empire (2024)
Arşivden Seçkiler:
Vicdan Ağacı (2018) İnatçı Bir Adam - A Man Of Integrity (2018) Güven Bana (2023) Aşk Kırmızı (2013) Son Macera - Going in Style (2017) Rec: Ölüm Çığlığı / Rec (2008)

Leave a comment