“Dünya bir lahit, gökyüzü bir yeraltı mezarı, biz ise yürüyen ölüleriz…”

Uzlaştırıcının Pençesi

“KALIBIMIZIN DIŞINA ÇIKAMAMAMIZ, HÂLÂ YEGÂNE
AFFEDİLMEZ GÜNAHIMIZDIR.”

Bilimkurgunun Melville’i olarak bilinen Gene Wolfe, spekülatif edebiyatın sınırlarını zorlayan, fantaziden bilim ve bilimden de fantazi çıkarmayı başaran, türün her alanında eşit muazzamlıkta eserler veren ender yazarlardan biri. Wolfe’un dilin ve türün imkânlarını sonuna kadar kullandığı, bilimkurgunun Ulysess’i olarak da anılan Yeni Güneş Kitabı’nın ikinci cildi Uzlaştırıcının Pençesi de en az ilki kadar esrarengiz.

Günümüzden yüz binlerce yıl sonrası. Ancak öyle bir gelecek ki geçmişten farkı yok. Bugüne ait kültür ve olaylar artık bir anı bile değil. Gezegen, beklenmedik ve gizemli biçimlerde değişimler geçirmiş. Güneş’in ömrünün sonu gelmiş, sönmekte.

İşkenceci Severian’ın, sürgün edildiği Thrax şehrine yolculuğu devam ediyor. Severian’ın yanında, kadim bir nesne de var artık. Kimi zaman iyileştiren, kimi zaman sadece cılız bir ışık yayan Pençe.
Severian kılıcı Terminus Est kadar keskin bir çizginin üzerinde kaderini anlamaya çalışırken, sadakatini isteyen kuvvetlerin arasından is karası peleriniyle geçip gidecek. Önüne maymunsu canlılar çıkacak, sonunda bir başkasının hatıralarını tükettiği bir ayine katılacak ve başka âlemleri gösteren bir kitap konacak önüne. Güneş elbet bir gün ölecek. Ve Yeni Güneş elbet bir gün doğacak.

Uzlaştırıcının Pençesi, açığa çıkardığı kadar saklayan ışığın kitabı.

Karanlık Yazılar

“Mary Shelley her şeyin geçiciliğinin hep farkındaydı.” – Muriel Spark

Mary Shelley’nin ölüm ve ötesine dair söyleyecekleri, henüz yirmi yaşındayken yayımlanan Frankenstein’la sınırlı değildi. Jeannette Winterson’a gençliğinde yazması için umut veren bu yazarın makaleleri ve öykülerinden oluşan Karanlık Yazılar, elli üç yaşında beyin tümörü nedeniyle hayatını kaybeden, yaşadığı döneme göre radikal olan siyasi görüşleriyle tanınan bir edebiyat devinin zihninin onu nerelere götürdüğünü gözler önüne seriyor.

Ölümsüzlüğün deva olamayacağı acılar, ölümünden yüzyıllar sonra uyananlar, hayalet hikâyelerinin cazibesi, doğanın kuvvetlerine hükmeden bir cüceyle yapılan tehlikeli bir anlaşma, baktığı kişinin içini dehşetle dolduran kem gözler, vazife mi aşk mı sorusuna cevap aranan bir rüya… Mary Shelley diyeceklerini fırtınalı bir sahilde usul usul anlatıyor sanki ve onu dinlememek mümkün değil.

Dünya bir lahit, gökyüzü bir yeraltı mezarı, biz ise yürüyen ölüleriz…

Vaiz 8 / Cehennem Kapıda

VAİZ’in sondan bir önceki cildinde Jesse Custer, Tanrı’yı bulmak ve yaptıklarının hesabını sormak için yeniden yolculuğa çıkıyor. Fakat bu yolculuğa çıkmadan önce Jesse kız arkadaşı Tulip’i yeniden bulmak niyetinde. Aynı zamanda, kendisinin ölü olduğunu düşündükleri zaman zarfında eski dostu ve yeni düşmanı olacak Cassidy’nin Tulip’e yaptıkları yüzünden Jesse ondan intikam almak istiyor.

CEHENNEM KAPIDA ayrıca Jesse ve Tulip’in tanışma hikâyelerini ve Tulip’in silah kullanmadaki yeteneğini nasıl kazandığını ve geçmişini de ayrıntılarıyla anlatıyor.

HaftaninFilmi.com’dan Filmler

Gösterimdekiler (20. hafta):
Yurt - Dormitory (2024) Alem-i Cin 5: Azap (2024) Tombul Mombul Takımı: Sırt Sırta - Combat Wombat: Back 2 Back (2024) Dünya Malı Eksi Bir (2024) Birader - Shaqow (2024) Düşmanların En İyisi - Best of Enemies (2024) Yeter Artık (2024) Eclipse (2024) Becky'nin Gazabı - The Wrath of Becky (2024) Ziyaretçiler: Bölüm 1 - The Strangers: Chapter 1 (2024) Üç Silahşörler: D'Artagnan - The Three Musketeers: D'Artagnan (2024) Hayali Arkadaşlar - Imaginary Friend (2024)
Arşivden Seçkiler:
Şöhret Tepesi - The Canyons (2014) Kaptan Düşükdon: Destansı İlk Film - Captain Underpants: The First Epic Movie (2017) Babil - Babylon (2023) Neden Yaratıcıyız? - Why Are We Creative (2019) Kariyer (2015) Oğul (2011)