“En sıradışı icatlar büyük güçlüklerden doğar”

Yahu nasıl bir çeviri mantığıdır bu? Filmin adı Hysteria, Histeri olarak zaten bir karşılığı var. Sırf ilgi çekici olmak adına seksist mesaj veren bir çeviri yapmaya ne gerek var? Sevgili film çevirmenlerine sesleniyorum, lütfen ama lütfen biraz daha düşünün film isimlerini çevirirken. ‘Mutlu Et Beni’ filme gayet uymuş olmasına karşın beni rahatsız ettğini itiraf etmeliyim. Başta da belirttiğim gibi, filmin kendi ismi yeterliydi bence. Yazımın devamında filmden Histeri olarak bahsedeceğim için çevirmenler kusura bakmazsa sevinirim.

Serzenişlerimi sunduktan sonra filmle ilgili görüşlerime gelecek olursak, çok sevdim. Şuanda bu yazıyı yazarken bile filmi hatırladıkça yüzümde tebessüm oluşuyor. Yanlış bilgi edinmediysem, Histeri, yönetmen Tanya Wexler’ın henüz üçüncü filmi. 1970 doğumlu yönetmen Wexler, 2012 yayın sezonunda TV dizisi yönetiyor diye biliyorum. Wexler’ın yönettiği diğer filmleri seyretmedim ama Histeri’den çok hoşlandım. Senaristler Stephen Dyer ve Jonah Lisa Dyer bence oldukça başarılı çalışmışlar Histeri’de. Sıkmadan, iç bayıltmadan hem sosyal mesaj vermişler, hem de komediyi oldukça tadında sunmuşlar… Özetlemek gerekirse; 1880’li yıllarda ‘Histeri’ye yakalanan kadınları klasik yöntemlerle tedavi etmektedirler, fakat hastaların talepleri arttıkça ‘elle tedavi’ yetersiz kalmaya başlar. Bunun üzerine dahiyane bir fikir olarak modern vibratörün ilk hali icat edilmiş olur. Tabii ki hikayenin ortasında bir de aşk serüveni var. Sıcak bir şekilde anlatılmış. Hugh Dancy ve Maggie Gyllenhaal uyumlu görünüyor filmde. Mimikler, bakışlar çok içtendi. Sosyal sınıflar arasındaki uçurum, kişisel beklentiler, farklı bakış açıları kısa ve can sıkmadan anlatılmış. Herşey tam tadında olmuş bence… Oyunculukların tümünü güzel buldum. Özellikle yardımcı kadın oyuncu olarak Felicity Jones’un performansını sevimli buldum. Güzel film, gidilir, seyredilir…

Fiziki bedenimizin ihtiyaçları ruhsal ihtiyaçlarımızla birleşince bazen arsızca arzulara itebiliyor birleri. Gelişen dünyada, ileri düzey insan ilişkileri, toplumsal kurallar, genel ahlak kuralları vs derken bu arzularımızı bastırmak durumunda kalıyoruz. Filmde bahsi geçen, arzulardan doğan ‘Histeri’ rahatsızlığına yakalanmış kadınların (ki erkeklerin de olduğuna eminim), vibratörün icadıyla tamamen iyileştiği (gibi görünen) mesajı veriliyor şakayla karışık. Filmi seyrettikten sonra şunu düşündüm; cinsel beklentiler ağırlıklı olarak fiziksel ihtiyaç gibi görünse de hoşlandığınız biriyle tatmin yaşamak en iyisi değil midir? O halde empati yaparak konuşuyorum ki, filmdeki ‘Histerik’ hastalardan biri olsaydım, vibratör icat edilmiş olsa da genç Dr Granville tarafından yapılacak olan ‘vulva masajı’ndan asla vazgeçmezdim…

Bu filmi seyretmekten de bu yazıyı yazmaktan da keyif aldım. Histeri’yi seyretmenizi önemle tavsiye ediyor, ‘histeri’lerimizden kurtulmak için doktor ya da mekanik aletlere ihtiyaç duymayacağımız tatmin dolu günler diliyorum…

Sevgi ve Saygılarımla…

Göksel Aksel

HaftaninFilmi.com’dan Filmler

Gösterimdekiler (16. hafta):
Nûfer (2024) Çılgın Yolculuk - Lahazat Lazeeza (2024) Kimsesiz (2024) Bulanık (2024) Robot Düşleri - Robot Dreams (2024) Meraklı Kedinin 10 Yaşamı - 10 Lives (2024) Aşk Filmi (2024) Arap Kadri (2024) Dali'yi Beklerken (2024) Harry Potter ve Ölüm Yadigarları: Bölüm 1 (Harry Potter and the Deathly Hallows: Part 1 (2024) Demon Slayer - To the Hashira Training (2024) Harry Potter ve Ölüm Yadigarları: Bölüm 2 - Harry Potter and the Deathly Hallows: Part 2 (2024) Tutsak Abigail - Abigail (2024) İç Savaş - Civil War (2024)
Arşivden Seçkiler:
İntikam Peşinde - Edge Of Darkness (2010) Fakir: Bir Hint Fakirinin Olağanüstü Yolculuğu - Extraordinary Journey of the Fakir (2018) Kuzular Firarda: Uzay  Parkı -A Shaun The Sheep Movie:  Farmageddon (2020) Bana Karanlığını Anlat - Tell Me About Your Darkness (2022) Son Vurgun - Contraband (2012) Seninle Yaşıyorum - How I Live Now (2014)

Leave a comment