Disney’in Yeni Yıl Şarkısı

“Sanki Charles Dickens bu hikayeyi filmi yapılsın diye yazmış—o kadar görsel ve o kadar sinemaya özgü. Bugüne kadar yazılmış en güzel zamanda yolculuk hikayesi ve yazarının aslen düşündüğüne inandığım şekilde filmini yapmak istedim.” ~ Robert Zemeckis, Yönetmen/Yapımcı/Senarist

“DISNEY’İN YENİ YIL ŞARKISI,” Oscar ödüllü sinemacı Robert Zemeckis tarafından yeniden gündeme getirilen ve pek çok duyunuza hitap edecek olan macera dolu bu eğlence, klasik Dickens öyküsünün fantastik ruhunu son derece müthiş bir 3D sinema yapıtına dönüştürüyor.
Ebenezer Scrooge (JIM CARREY) Noel tatiline son derece alçakça başlıyor, sadık hizmetkarına (GARY OLDMAN) ve neşeli yeğenine (COLIN FIRTH) bağırıyor. Scrooge daha sonra öbür dünyada vurdumduymazlığının bedelini ödeyen ölmüş iş ortağı Joseph Marley’nin hayaletiyle karşılaşır. Marley aynı kaderi paylaşmaması için Scrooge’a yardım etmek ister ve ona üç ruhun onu ziyaret edeceğini söyler. Ancak Geçmiş, Bugün ve Gelecek Noellerinin hayaletleri, onu gözlerinin açılmasını sağlayacak bir yolculuğa çıkardığında, Yaşlı Scrooge görmek istemediği gerçeklerle karşı karşıya kalır ve kalbini açarak, çok geç olmadan kötülük dolu yılları telafi etmek zorunda kalır.
Walt Disney Pictures ve ImageMovers Digital “DISNEY’İN YENİ YIL ŞARKISI”nı sunar, filmin yönetmenliğini Charles Dickens’ın klasik romanından bizzat kendi uyarlayan Robert Zemeckis üstlenmiş. Film Robert Zemeckis, Steve Starkey ve Jack Rapke tarafından sadece The Walt Disney Studios için 3D formatında sinema filmleri yapmak amacıyla kurulan ImageMovers Digital’in gerçekleştirdiği ilk film. “DISNEY’İN YENİ YIL ŞARKISI”nın yapımcıları Starkey, Zemeckis ve Rapke.
Yıldızlardan oluşan oyuncu kadrosunun başında bin bir suratlı oyuncu Jim Carrey geliyor ve o da oyuncuların çoğu gibi birkaç önemli rolde birden görülüyor. Ebenezer Scrooge’ı yaşlı ve genç olarak farklı yaşlarda canlandırmanın yanı sıra Carrey, Geçmiş, Bugün ve Gelecek Noellerinin hayaletlerini üstleniyor.
Carrey’ye bir grup yetenekli oyuncu eşlik ediyor. Gary Oldman (“Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı”) Scrooge’un rahat vermediği hizmetkarı Bob Cratchit’i, onun küçük ve hasta oğlu Küçük Tim’i ve Scrooge’un ölmüş ortağı Joseph Marley’nin hayaletini canlandırıyor. Colin Firth (“Aşk Her Yerde,” “Kazara Koca,” “Bridget Jones: Mantığın Sınırı”) Scrooge’un neşeli ve iyi kalpli yeğeni Fred’i canlandırıyor. Robin Wright Penn (“Devlet Oyunları”) uzun yıllar önce Scrooge’un kalbini çalan Belle’i ve Scrooge’un artık hayatta olmayan kız kardeşi Fan’ı canlandırıyor.
İngiltere’nin en seçkin oyuncularından biri olan Bob Hoskins, (“Roger Rabbit”) Zemeckis’le tekrar bir araya geliyor, Scrooge’un gençken yanına çırak olarak verilen İhtiyar Fezziwig’i ve eskici dükkanı sahibi ve “ölmüş” Scrooge’un nevresim takımlarını ve perdelerini satın alan İhtiyar Joe’yu canlandırıyor. Oyuncu kadrosunu Cary Elwes (“Ella,” “Georgia Yasası”) tamamlıyor ve Scrooge’un eski oda arkadaşı genç Dick Wilkins dahil olmak üzere bir çok karakteri canlandırıyor.
Yaratıcı ekip; yapım tasarımcısı Doug Chiang (“Beowulf: Ölümsüz Savaşçı,” “Kutup Ekspresi”), görüntü yönetmeni Robert Presley (“Manhattan’da Sihir,” “Terminator 3: Makinelerin Yükselişi,” “Gizli Gerçek”), kurgucu Jeremiah O’Driscoll (“Beowulf: Ölümsüz Savaşçı,” “Kutup Ekspresi”), kompozitör Alan Silvestri (“Beowulf: Ölümsüz Savaşçı,” “Müzede Bir Gece”) ve görsel efekt süpervizörü George Murphy’den (“King Kong,” “Constantine”) oluşuyor.

Walt Disney Pictures ve Image Movers Digital yapımı olan “Disney’in Yeni Yıl Şarkısı” Disney Digital 3D, RealD 3D ve IMAX 3D formatlarında gösterilecek.

RealD 3D sinema alanında yeni kuşak eğlence anlamına geliyor. Keskin, parlak ve son derece gerçek görüntüler sayesinde, filmin içine adım attığınızı hissediyorsunuz. RealD 3D’nin görüntüye kattığı derinlik, sizi maceranın tam orta yerine yerleştiriyor. Bu şekilde yeni bir dünyada sevdiğiniz karakterlere katılabilir ya da kendinizi sinemada uçuşuyor gibi görünen nesnelerden kaçmaya çalışırken bulabilirsiniz. RealD 3D günümüzdeki 3D uygulamalarının öncülüğünü yaptı ve şu anda sözleşme aşamasında 9000 sinema ve 48 ülkede yaklaşık 4000 sinemada kurulumuyla dünyanın en yaygın kullanılan 3D teknolojisi. Kağıt gözlüklerin kullanıldığı eski günlerin aksine, RealD 3D’de gözlükler güneş gözlüğüne benzemekte, geri dönüştürülebilir ve tüm sinemaseverlere göre ayarlanabilir nitelikte. Ayrıca numaralı gözlüklerin üstüne rahatlıkla takılabiliyorlar. (www.RealD.com)

DICKENS’IN ÖYKÜSÜ
Sinemacılar Gelişmiş Teknolojiyle Yazarın Hayallerini Beyazperdeye Yansıtıyor

Şimdiye kadar anlatılan en güzel Noel öykülerinden biri olduğu düşünülen ve her yıl Noel tatilinde milyonların keyif aldığı “Yeni Yıl Şarkısı” aslen Charles Dickens tarafından 1843’te yayımlandı. Hikaye hızlı ve ebedi bir başarı kazandı ve nesillerdir bir Noel geleneği haline geldi. Dünyanın ilk zaman yolculuğu hikayesi olan Yeni Yıl Hikayesi aynı zamanda en sevilen hayalet hikayesi.

Fakat aslında bir pişmanlık hikayesi. “Herkes iyi bir dönüşüm hikayesini sever.” diyor Jim Carrey. “Işığı gören ve sonunda hayatta nelerin önemli olduğunu fark eden biri. Bu ise bu şekilde yazılan en iyi hikayelerden biri.”

Cimri Scrooge’un dönüşmesini sağlayanlar tabii ki hayaletler.
-Geçmiş Noellerin Hayaleti (Jim Carrey) bir alev şeklinde beliriyor- Dickens bu hayaleti “parçak bir ışık hüzmesi” olarak tanımlıyor. Bu hayalet Scrooge’un geçmişe yolculuğuna eşlik ediyor ve geçmişteki anılarına yolculuk ediyorlar. Kendisini çocukluk haliyle, Fezziwig’in (Bob Hoskins) çırağı, mesai arkadaşı Dick Wilkins’la (Cary Elwes) konuşan delikanlı hali ve Belle’e (Robin Wright Penn) aşık ve nişanlı biri olarak görüyor. Bu anılar Scrooge’u derinden etkiler.
-Bugünün Noelinin Hayaleti (Carrey) üstü başı postlarla kaplı son derece neşeli bir devdir. Scrooge’a günümüzde hayatın nasıl olduğunu gösterir. Scrooge, Cratchit’lerin evine götürülür ve katibinin ne kadar zor durumda olduğunu görür, üstelik küçük oğlu Küçük Tim (Gary Oldman) son derece hastadır. Hayalet aynı zamanda Scrooge’a yeğeninin Noel partisini gösterir. Orada bir oyun sırasında Scrooge’ın karamsar hayatıyla dalga geçerler.
-Son olarak ve en rahatsız edici olan hayalet, Gelecek Noellerin Hayaleti (Carrey) çıkagelir. Bu hayalet Scrooge’u geleceğe götürür ve orada adı belli olmayan bir adamın ölümüne tanık olurlar. İşadamları, ölen kişinin varlıklarını tartışır, Yaşlı Joe (Hoskins) ve Bayan Dilber (Fionulla Flannigan) onun yatak örtüleri ve perdelerini yapmalar. Scrooge adamın kimliğini öğrenmeyi talep eder, mezar taşında kendi adını görünce şoke olur. Bir şansının daha olmasını diler.

“Gelmiş geçmiş en kötü adamı ele alıp ona hayatındaki yanlışları gösteriyorsunuz… biz de bu eğlenceye tanık oluyoruz..”

~ Robert Zemeckis, Yönetmen/Yapımcı/Senarist

Film yapımcıları hiçbir film versiyonunun Dickens’ın anlatmak istediği şekilde hikayeyi anlatmadığını düşündü. “Sanki Charles Dickens bu hikayeyi filmi yapılsın diye yazmış—o kadar görsel ve o kadar sinemaya özgü.” diyor Zemeckis. “Bugüne kadar yazılan en güzel zamanda yolculuk hikayesi ve yazarının aslen düşündüğüne inandığım şekilde filmini yapmak istedim.”
“Disney’in Yeni Yıl Şarkısı, muhteşem oyunculuklar ve etkileyici görsel malzemelerle dolu klasik bir hikaye.” diye ekliyor yapımcı Steve Starkey. “Hikayede her şey var.”
Performans yakalama, oyuncuların performansını bilgisayarlı kameralarla 360 derecelik açıdan dijital olarak yakalayan bir süreçtir, böylece film Disney Digital 3D™ formatında gösterilebilir. Teknoloji, film yapımcılarının sanatsal kısıtlamalar olmadan izleyicileri daha önce mümkün olmayan bir zamana ve mekana taşıyabildikleri gerçek bir Dickens dünyası sunmasına imkan sağladı.
“Teknoloji bir film yapımcısı olarak benim için özgürleştirici.” diyor Zemeckis. “Filmi yaparken sinema boyutunu ayırmamı sağlıyor, ki bu tüm film yapımcılarının kontrol etmeye çalıştığı bir şey ve oyuncu kadromun performanslarının sihrini gerçekleştiriyor. Oyuncu performansını sergilerken meydana gelen o harika kazaları hoş karşılamanın ve sonrasında filme sinema dilini yerleştirebilmenin mükemmel uyumu.”
Yapımcı Steve Starkey ekliyor, “Hikayedeki karakterler hayattan daha büyük—hayaletler ve hatta zaman içinde değişen Scrooge bile. Daha önce yapamadıklarımızı sinemanın bu yeni formatında yapabiliyoruz.”
Zemeckis’e göre, “Disney’in Yeni Yıl Şarkısı performans yakalamanın ne kadar geliştiğini göstermek açısından mükemmel bir örnek. Sinemacılar bu şekilde yenilikçi olabiliyor ve bu arada oyuncuların güçlü yönlerini arka plana itmiyorlar. Aktörlere gelince kostüm ve makyaj yaptırmadan, set benzeri bir yerde oynamadan çalıştıkları için bu müthiş bir süreç. Carrey ve diğer oyuncular, karakterlere bürünürken işin bir kısmı başkaları tarafından yapıldı. “Pek çok insan bu filmlerin sadece dublaj işi olduğunu düşünüyor.” diyor Carrey. “Ancak bunlarda aktörlerin yoğun bir performansı var.”
Teknoloji, film yapımcılarına beyaz perdede daha önce hiç görülmeyen mekan ve karakterler yaratmak için inanılmaz bir özgürlük sağlasa da, dönüp dolaşıp hikayeye geliyoruz, diyor Zemeckis. “Yaşayan en kötü adamı alıp, ona davranışlarının yanlışlarını gösteriyorsunuz… ve biz de işin eğlenceli tarafını yaşıyoruz.”

BİR KLASİK İÇİN OYUNCU SEÇMEK
Jim Carrey, Scrooge olarak karşımızda

Robert Zemeckis daha senaryoyu yazarken, aklında Scrooge rolü için sadece bir aktör vardı: Jim Carrey.
“Jim sadece harika bir aktör değil, o bir bukalemun.” diyor Starkey. “Vücudunu hiçbir aktörün yapamayacağı şekilde kullanıyor. Çok yönlü biri. Onsuz bir film düşünemiyorum.” Yönetmen de onsuz bir film düşünemedi. Zemeckis, Carrey’in risk alan ve hayal gücü geniş bir aktör olarak Scrooge’u sırtlayabileceği görüşündeydi. “Performans yakalama üzerine kurulu ilk filmimi yaptığımda, buradaki potansiyeli fark ettim. O ara, en iyi performans yakalama aktörünün Jim Carrey olduğunu düşünmekten kendimi alıkoyamadım.” diyor yönetmen. “Yüzü ifadeleri çok iyi veriyor. Karakter yaratma konusunda müthiş, bu sayede fiziksel özelliklerini bile değiştirebiliyor. Bir oyuncu ve komedyen olarak tüm bu yetenekleri, oyunculuğuna yansıyor.”
Yapımcı Rapke aynı görüşte, “Bazen öyle noktalara gidiyor ki, milyon yıl düşünseniz aklınıza gelmez. Fiziksel özellikler açısından sınırları yok. Kendisini Scrooge’a dönüştürme şekli muhteşem. Her şeyini ortaya koyuyor ve karakterin tüm yönlerini yansıtıyor. Çok sayıda alternatif ortaya koyuyor ve hepsi de müthiş. İnanılmaz zengin bir oyuncu.”
Carrey ise “Scrooge, yaşantısını pek seven biri değil.” diyor. “Yalnız yaşamak istiyor. Dağ başında yaşayan bir münzevi değil. Yaşadığı kafesi olabildiğince rahat hale getirmek isteyen biri, çünkü kafesin dışına çıkarsa, insanlar onu görebilir. Acılar içinde olduğunu insanlar fark edebilir.
Carrey, Scrooge’un sadece mızmız biri olmadığı görüşünde. “Hiç kimse tek yönlü değildir. Hepimizde farklı yönler vardır. Genelde ne kadar derinde olursa olsun içimizde iyilik vardır.”

“Hayaletler, Scrooge’un birer uzantısı olduğu için, Scrooge’dan izler taşımaları çok uygun. Bu yüzden tüm rolleri Jim’in oynaması çok iyi oldu.”

~ Robert Zemeckis, Yönetmen/Yapımcı/Senarist

Carrey, filmde sadece yaşlı ve sefil haldeki Scrooge’u oynamıyor. Filmde kullanılan teknolojinin sunduğu avantajlar sayesinde Carrey, Scrooge’u 7 yaşındaki yalnız ve arkadaşsız okulda oturduğu halinden, kambur ve kırılgan olduğu yaşlı haline varana dek canlandırabiliyor. Teknoloji Carrey’nin eşsiz oyunculuğunu yakalıyor. Aktör de her seferinde bir karakter üzerinde yoğunlaşabiliyor. “O acılar içinde bir adam.” diyor Carrey. “Kendisini sevecek birine sahip olamamış biri.”
Carrey, Geçmiş, Bugün ve Geleceğin Noellerinin Hayaletlerini canlandırıyor. “Hayaletler, Scrooge’un birer uzantısı olduğu için Scrooge’dan izler taşımaları çok uygun. Bu yüzden tüm rolleri, Jim’in oynaması çok iyi oldu.” diyor Zemeckis.
Zemeckis, başka oyuncuların da birkaç rolü birden üstlenmesini istedi. Gary Oldman, cılız fakat iyimser Bob Cratchit’i ve aynı zamanda onun hasta oğlu Küçük Timi ve Marley’nin hayaletini canlandırıyor. “Bir kılık değiştirme ustası olan müthiş bir aktörle çalıştık.” diyor Zemeckis.
“Gary Oldman günümüzün en dahi aktörlerinden biri ve onun gelip farklı kişilik ve tecrübe isteyen bu karakterleri canlandırmasını seyretmek olağan üstü.” diye ekliyor Rapke.
Klasik İngiliz Tiyatrosu eğitimi almış olan aktör Colin Firth, tek rol oynayan az sayıdaki aktörden biri. Fakat filmdeki rolü son derece önemli. Firth, her zaman iyimser olan Fred’i canlandırıyor. Fred’in hayata karşı neşeli bakış açısı, mızmız amcası Scrooge ile taban tabana zıt.
“Fred en yalın haliyle Scrooge’un zıttı.” diye açıklıyor Firth. “O çok neşeli. Scrooge inanılmaz karamser, Fred ise son derece iyimser, Bence Fred’in hayata bakış açısı çok basit ve “Hadi yemeğe gelsenize. Hiç karmaşık değil. Sizi yemeğe davet ediyorum. Yemeğe gelsenize?” şeklinde. Bence o, Noel ruhunu yansıtıyor. Kimseye bir kötülük yapma amacı taşımıyor.”
“Colin Firth müthiş bir aktör.” diyor Starkey. “O mükemmel bir genç İngiliz erkeği.”
Zemeckis’in bir önceki performans yakalama tekniğiyle çekilen filmi “Beowulf”da ve yönetmenin herkesin beğenisini toplayan “Forrest Gump” filminde oynayan Robin Wright Penn, hayata ve ışığa sırt çeviren Scrooge’un vazgeçtiği genç ve güzel kadını oynuyor. Penn aynı zamanda Scrooge’un çok sevdiği ve erken ölümünü atlatamadığı kız kardeşi Fan’i de canlandırıyor.
“Robin bizim ekibimizin bir parçası.” diyor Rapke. “Bir bayan rolü olduğunda hemen aklımıza geliyor. O son derece yetenekli ve yaratımcı ailemizin bir parçası.”
“Belle rolünde, yaşlı Scrooge’u oluşturan o anın bir parçası.” diyor Rapke. “Belle, Scrooge’un sevdiği kişi. Scrooge’un nasıl farklı bir hayatı olabileceğini simgeliyor, zaten Scrooge’un kederinin en büyük kaynağı da Belle. Onunla beraber olsa hayatı çok farklı olabilirdi. Fan rolünde o güzel masumiyeti, hayata karşı safça bakış açısını yansıtacak birine ihtiyacımız vardı ve o kişi de Robin’di.”
Yapımcılar, İngiltere’nin en saygın aktörlerinden Bob Hoskins’i de kadroya kattı. Hoskins aktörlük yapmak için 15 yaşında okulu bırakmıştı. 1987’de kendisine Oscar kazandıran “Mona Lisa” filmiyle çıkış yaptı. “Nixon”, “Manhattan’da Sihir” ve “Mrs. Henderson Presents” gibi filmlerde seyircileri etkilemeye devam etti.
“Bob Zemeckis ve Bob Hoskins arasında inanılmaz bir geçmiş var, bunun nedeni de “Masum Sanık Roger Rabbit” diyor Rapke. “Bob ‘Fezziwig’i oynayabilecek tek aktör olarak Bob Hoskins’i görüyorum.’ demişti. Dans edebiliyor ve harika bir yüzü var. Bob, Yaşlı Joe’yu da oynadı. O rolde de harika olur.”
Zemeckis ile çalışmasının üzerinden 20 yıl geçmiş olmasına rağmen, Hoskins, yönetmenle tekrar çalışacağı için müthiş bir heyecan yaşadı. “Bu filmde yer almamın ana nedeni, Robert Zemeckis ise yeniden çalışma fırsatıydı.” diyor Hoskins. “Bob, sinema dünyasının Einstein’ıdır. Hayal gücü olağan üstüdür. Zemeckis’in bende ayrı bir yeri var. Çatlaktır ama onu severim.” diyor Hoskins gülerek.
Hoskins’in yanısıra Bayan Dilber rolünde, Abbey Tiyatrosu eğitimli İrlandalı aktris Fionnulla Flanagan’ı görüyoruz. Flanagan, “Aramızda Kalsın,” “Transamerica,” ve “Waking Ned Divine” gibi filmlerde yer aldı. Yapımcılar, Flanagan’ı, Scrooge’un hizmetçisi kadın rolü için seçti. Yoksul olan bu kadın, Scrooge’un ölümünün ardından onun kişisel eşyalarını çalar ve Yaşlı Joe ile bunları satmak üzere sıkı bir pazarlığa girişir.
“Scrooge’un evinden çaldığı eşyaları bir araya gelerek kutluyorlar resmen.” diyor Flanagan.
Yetenekli Cary Elwes de kadroya katılan isimlerden ve çok yönlü, çok farklı karakterleri oynuyor: Fezziwig’in büyük partisinde çalan çılgın kemancı, Scrooge’un yıllar öncesinden ev arkadaşı Dick Wilkins ve kapıda bağış toplarken Scrooge’un tavırlarından dolayı şaşırıp kalan iş adamı.
“Cary çok sayıda karakteri oynuyor ve hepsinin altından kalkabilecek kadar çok yönlü biri.” diyor Starkey.
Elwes’in hikayeyle ilgili eşsiz bir bağı var. Scrooge karakterine ilham verdiği düşünülen adamla uzaktan bir akrabalığı var. “John Megid Elwes benim bir akrabam ve çok ünlü bir cimri.” diyor Elwes. “Dayısı Sir Harvey Elwes’in gözüne girebilmek için soyadını Megid’den Elwes’e değiştirmiş bir politikacıydı. Sür Harvey’nin mirasçısı olmadan öleceğini ve büyük bir servetinin olduğunu biliyordu. İşe yaradı da. Bay Harvey Elwes’in tüm servetini üstüne geçirdi ve İngiliz tarihinin en ünlü cimrilerinden biri oldu. Giysilerini hiç değiştirmemesiyle tanınıyordu.
Oyuncu kadrosunu tamamlayan isimler, Bayan Cratchit rolünde Leslie Manville, Fred’in eşi rolünde Leslie Zemeckis ve Belle’in kocası karakterinde Paul Blackthorne. Yaşları 7 ile 17 arasında değişen altı genç aktör, oyunda onlarca karakteri canlandırıyor. Aralarında Cratchit çocukları, Belle’in çocukları, sokaktaki çocuklar ve ilahi söyleyen çocuklar var. Bu oyuncu gençlerin isimleri Sage Ryan, Sammi Hanratty, Molly Quinn, Daryl Sabara ve Ryan ile Raymond Ochoa kardeşler.

ZEMECKIS DÜMENDE
Her Şey Hikaye ile İlgili

“Bence onu olağanüstü bir sinemacı yapan şey, sadece filmlerinin gişe başarısı değil. Yaptığı filmleri insanlar yıllarca beğeniyle izliyor. Hepsi de favori filmler. Karakterler ve hikaye ön planda..”

~ Colin Firth, “Fred”

“Forrest Gump, “Geleceğe Dönüş” üçlemesi, “Cast Away” ve “Kutup Ekspresi” gibi filmlere imza atmış olan yönetmen Robert Zemeckis, kendisini çok yetenekli bir sinemacı olarak ortaya koydu.
Her şey iyi bir hikaye anlatmakla ilgili.
“Bence onu olağanüstü bir sinemacı yapan şey, sadece filmlerinin gişe başarısı değil.” diyor Colin Firth. “Yaptığı filmleri insanlar yıllarca beğeniyle izliyor. Hepsi de favori filmler. Karakterler ve hikayeler ön planda. “Geleceğe Dönüş” gibi filmler özel efektler açısından harikaydı ama iş o kadarıyla bitmiyordu. Karaktere zamanda geri döndüğünde neler olacağını görmek için meraklanıyordunuz. Her şey insani boyutuyla düşünülmüştü. Bob bir hikaye anlatıcı.”
Zemeckis açısından süreç, senaryo yazım aşamasında başlıyor. Elindeki olağanüstü malzemeyi kullanarak, yazma sürecinin sonunda orijinaline bağlı kalarak, modern seyirciye hitap eden bir senaryo ortaya çıkardı.
“Ana malzeme çok iyi ve hepsi filmde var.” diyor yapımcı Jack Rapke. “Bob, harika bir Dickens uyarlaması yazdı. Hikaye çok büyük bir derinliğe sahip, karakterler ve macera da eşsiz.”
Oscar ödüllü yönetmenle çalışanlar, onun açık fikirli, yenilikçi ve işbirliğine yatkın olduğunu düşünüyor.
Robin Wright Penn, yönetmen hakkında “‘Forrest Gump’ta birlikte çalışmıştık.” diyor. “Onu o zaman da sevmiştim, hala seviyorum. O Noel baba gibi çünkü aktörlere karşı hep neşeli ve açık. ‘Araştıralım. Tabii. Neden olmasın? Deneyelim.’ der. Bu şekilde çalışmak büyük rahatlık. Neden denemeyelim? Neden başarısız olmayalım? Kullanmak zorunda değiliz. Genelde böyledir. Kafasında sabit fikirler yer almıyor. “
Zemeckis ile “Kutup Ekspresi”, “Monster House” ve “Beowulf”ta birlikte çalışan yapım tasarımcısı Doug Chiang “Bob harika bir yönetmen. Her şeyden önce tasarımın sınırlarını zorladığı için. En beğendiğim tarafı daha ilk toplantılarda anlattığı ve kafamda canlandırdığım şeylerin, onun ulaşmak istediği noktanın ancak bir kısmı olduğunu sonradan görmek. Tasarımcı olarak beğendiğim kısım bu. İlk gün başladığımız şeyin, birkaç hafta sonra kat kat büyüyeceğini biliyorum. Tasarımcı olarak sürprizleri ve Bob’un istediği beklenmedik şeyleri yapmaya bayılıyorum.” diyor.
“Bob Zemeckis, onunla çalışan herkesin sınırlarını zorlar.” diyor Starkey. “Onunla işbirliği halinde çalışmak harika. Etrafındaki insanlarla işbirliği yapmayı istiyor ve herkesten sanatsal açıdan katkı bekliyor. İşine yarayanı kullanıyor. Çok zeki biri ve pek çok alanda bilgisi var. Bu sayede insanları kendi alanlarında sınırlarını zorlamaya itiyor. Aynı zamanda yeni teknolojileri araştırıyor ve yeni hikayeler yazıyor. Her iki dünyanın en iyisini onda bulabilirsiniz. Sinemayı geleceğe taşıyor ve daha önce görmediğim tarzda hikayeler anlatıyor.

SEÇİLİ BİYOGRAFİLER

JIM CARREY (Scrooge, Geçmiş, Bugün ve Gelecek Noellerin Hayaleti) Ewan McGregor’la birlikte “I Love You Phillip Morris” filminde oynuyor, “Yeni Yıl Soygunu” filminin arkasındaki senarist ekip Glenn Ficarra ve John Requa tarafından yazılan ve ilk yönetmenlik deneyimleri olacak kara mizah bir komedi filmi. Houston Chronicle’ın suç muhabiri Steve McVicker’ın kitabından gerçeklere dayanan filmde Carrey, maceraları sonucunda Teksas hapishanesini boylayan evli baba Steven Russell’ı canlandırıyor. Hapishanede aşık olduğu hücre arkadaşı (McGregor) sonunda serbest bırakılıyor ve Russell’ın Teksas hapishanelerinden dört kez kaçmasına neden oluyor.
Carrey en son yönetmenliğini Peyton Reed’in yaptığı, Warner Bros.’un hit komedi filmi “Bay Evet”de görülmüştü. İngiliz yazar Danny Wallace’ın anılarına dayanan filmde, Carrey karşısına çıkan her şeye evet diyerek hayatını değiştirmeye karar veren bir adamı canlandırıyor. Filmin diğer oyuncuları Zooey Deschanel ve Bradley Cooper.
2008 yılında, 20th Century Fox’s CG’nin Dr. Seuss’un klasik romanından uyarladığı gişe rekortmeni animasyon filmi “Horton”da Fil Horton’ı seslendirdi.
Carrey 2007’de yönetmenliğini Joel Schumacher’in yaptığı New Line’nın psikolojik gerilim filmi “23 Numara”da Virginia Madsen’la birlikte rol aldı. 2005’te Carrey, büyük başarı kazanan Columbia Pictures/Sony’nin komedi filmi “Dick ve Jane İşbaşında”da Tea Leoni’yle oynadı. Filmin yönetmeni Dean Parisot (“Galaksi Savaşçıları”) ve yapımcısı Brian Grazer. 2004 yılında Paramount Pictures filmi “Talihsiz Serüvenler Dizisi”nde rol aldı, film Daniel Handler’ın çocuk kitapları serisine ve Focus Features’ın çok beğenilen dramı “Sil Baştan” filmine dayanıyor.
2003’te Universal Pictures’ın çok başarılı olan komedi filmi “Aman Tanrım!”da oynadı. Dünya çapında 470 milyon dolardan fazla kazanan film, yılın en çok kazanan filmlerinden biri oldu. “Aman Tanrım!” filmi, Carrey ile yönetmen Tom Shadyac (“Budala Dedektif,” “Yalancı Yalancı”) ve senarist Steve Oedekerk’i (“Budala Dedektif 2”) tekrar bir araya getirdi.
2001 yılında Carrey, yönetmenliğini Frank Darabont’un yaptığı Castle Rock filmi “Majestik”te oynadı ve 2000 yılının en çok kazandıran filminde oynama ayrıcalığına sahip oldu; Universal Pictures’dan çıkan “Grinç”de Grinç rolüyle “En İyi Erkek Oyuncu – Müzikal veya Komedi Filmi” kategorisinde Altın Küre’ye aday gösterildi, aynı zamanda “Komedide En Beğenilen Sinema Yıldızı” kategorisinde People’s Choice Ödülü’ne aday gösterildi.
2000 yazında Carrey, 20th Century Fox’ın komedi filmi “Ben, Kendim ve Sevgilim” için yönetmenler Peter ve Bobby Farrelly ile tekrar bir araya geldi ve filmde çizdiği bölünmüş kişilik portresiyle MTV Film Ödülü “En İyi Komedi Performansı” dalında aday gösterildi. Ayrıca 2000 yılında, 1999 filmi “Aydaki Adam”daki Andy Kaufman rolüyle “En İyi Erkek Oyuncu – Müzikal veya Komedi Filmi” kategorisinde Altın Küre ödülü aldı. Bir önceki yıl çok beğenilen “Truman Show”daki rolüyle “En İyi Erkek Oyuncu – Dram Filmi” kategorisinde Altın Küre kazandı. 1999’da kazandığı Altın Küre Carrey’nin dramatik bir rol için aldığı ilk ödül oldu. 1997 yılında da “En İyi Erkek Oyuncu – Müzikal veya Komedi Filmi” kategorisinde “Yalancı Yalancı” filmindeki rolüyle Altın Küre’ye aday gösterildi, 1995’te aynı kategoride “Maske” için aday gösterilmişti. 2000 yılında ShoWest’te “Yılın Erkek Oyuncusu” seçilmişti.
17 Ocak 1962’de Newmarket, Ontario’da dünyaya gelen Jim Carrey, daha üç yaşındayken oyunculuğun kanında olduğunu biliyordu. Carrey 15 yaşındayken, ünlü komedi kulübü Yuk Yuks’ta sahne almak için Toronto’ya gitti. Sergilediği performansla Carrey’nin kariyeri atağa geçti ve ondan sonraki birkaç yıl boyunca tüm Kanada’da komedi kulüplerinde çalıştı. 1981’de 19 yaşındayken, eşyalarını topladı ve Los Angeles’a taşındı. Carrey çok geçmeden Mitzi Shore’un Komedi Dükkanı’nda düzenli olarak sahne almaya başladı, efsane komedyen Rodney Dangerfield’ın dikkatini çekti. Dangerfield genç komedyenden o kadar etkilenmişti ki, birlikte turneye çıkmaya başladılar. Jim Carrey için her şey işte o zaman değişmeye başladı.
MTM Carrey’yi NBC dizisi “Duck Factory”nin yıldızı olarak kadroya aldığında 1982 yılının Carrey için sihirli bir yıl olduğu kanıtlanmış oldu. Dizi sadece 13 hafta sürse de, Carrey’nin performansı Hollywood’da kalıcı bir etki bıraktı. Sonraki yıl, Lauren Hutton’nın oynadığı sinema filmi “Once Bitten”da başrolü kaptı. Bu filmi, Francis Ford Coppola’nın “Peggy Sue Evlendi” ve Geena Davis komedisi “Earth Girls Are Easy” filmleri takip etti. 1988 yılında Carrey, Clint Eastwood filmi “The Dead Pool”da kendine zarar veren rock yıldızı“Johnny Squares” rolüyle kısa fakat unutulmaz bir şekilde karşımıza çıktı.
Carrey 1990 yılında Fox Television’ın “In Living Color” isimli topluluk komedisinin kadrosuna katıldı. Ertesi yılın Kasım ayında, “Jim Carrey’nin Anormal Oyunu” isimli ilk Showtime Special programında övgü dolu ilk yorumları aldı. Programın başarısını Emmy adayı Fox’ın haftanın filmi “Doing Time on Maple Drive”da hayatla başa çıkmaya çalışan bir alkolik olarak başrol oynayarak sürdürdü. 1994’de “In Living Color”ın başarılı birkaç sezonundan sonra Carrey, Warner Bros. komedisi “Budala Dedektif”in başrolünü kabul ederek bir kez daha sinema filmlerine geçti. Carrey’nin elinden geleni ardına koymayan “Ace Ventura” portresi hemen fark edildi ve filmi hit yaptı. Carrey bu başarısını 1994 yazında fantastik aksiyon filmi “Maske”nin başrolünde oynayarak sürdürdü, film aynı adlı çok satan Dark Horse çizgi roman serisine dayanıyordu. “Maske” ülke çapında 100 milyon dolardan fazla hasılat yaptı, Carrey için müthiş yorumlar yapıldı. Aynı yıl Jeff Daniels’la birlikte Farrelly kardeşlerin filmi “Salak ile Avanak”ta oynadı. Carrey 1995’in gişe rekortmeni filmi “Batman Daima”da “Riddler/ Edward Nygma” rolünü oynadı. Ertesi yıl “Budala Dedektif 2” filminde oynadı, dünyanın en gözde hayvan dedektifinin aksiliklerini devam ettirdi ve sonra Columbia Pictures’ın “Baş belası” filminde oynadı. Universal Pictures’ın hit filmi “Yalancı Yalancı” rekor izleyiciyle gösterime girdi ve bilet satışlarından 1997’de 100 milyon dolardan fazla kazandırdı. Başarılı üç filmi ona “NATO/ShoWest Yılın Komedi Yıldızı” ödülünü getirdi.

Klasik tiyatro eğitimi alan İngiliz oyuncusu, COLIN FIRTH (Fred) film, televizyon ve tiyatroda çok deneyimli, otuz yılı aşkın bir süredir çalışıyor. Firth’ün çok yönlülüğü hem dram hem komedide onaylandı, büyük övgü ve ödüller aldı, Screen Actors Guild’e birkaç kez aday gösterildi, bir kez Emmy’ye aday gösterildi ve BAFTA’ya bir çok kez aday gösterildi.
Firth yakın zamanda, çok beğenilen Christopher Isherwood romanına dayanan “A Single Man” filmini tamamladı. Tom Ford bu filmle ilk yönetmenlik denemesini yaparken, Firth dünyadaki son gününü yaşayan bir adam olarak karşımıza çıkıyor. Oyuncu kadrosunda Julianne Moore, Ginnifer Goodwin ve Matthew Goode yer alıyor.
Michael Winterbottom tarafından yönetilen “Cenova”da Firth, Catherine Keener’la oynuyor. “Cenova” 2008 Toronto Uluslar Arası Film Festivali’nde, Londra Film Festivali’nde ve Michael Winterbottom’ın En İyi Yönetmen ödülü aldığı San Sebastian Film Festivali’nde gösterildi. “Cenova” İngiltere’de Nisan 2009’da vizyona girdi ve ThinkFilm tarafından 2009’da Amerika’da gösterime sokulacak.
Noel Coward’ın oyunundan uyarlanan, yönetmenliğini Stephan Elliott’ın yaptığı “Easy Virtue” de gösterime girecek. Firth filmde Jessica Biel ve Kristen Scott Thomas’la birlikte rol alıyor, İngiltere gösterimi Kasım 2007’de yapıldı ve Sony Classics filmi Amerika’da Mayıs 2009’da gösterime sokacak.
Firth en son Universal Pictures’ın hit ABBA müzikali “Mamma Mia!”da boy gösterdi. Oyuncu kadrosunda Meryl Streep, Pierce Brosnan, Stellan Skarsgard ve Amanda Seyfriend yer alıyor. “Mamma Mia!” dünya çapında yarım milyar dolar hasılat yaptı ve İngiltere’de tüm zamanların en çok kazanan filmi oldu.
Firth 2008 yılında “Then She Found Me” filminde rol aldı. Helen Hunt tarafından yazılan ve yönetilen film,orta yaş bunalımı geçiren ve biyolojik annesiyle yeniden bir araya gelen, bir yandan da Matthew Broderick’in canlandırdığı eski kocası ve Firth’ün canlandırdığı yeni sevgilisi arasında denge kurmaya çalışan bir öğretmeni anlatıyor. “Then She Found Me” 2007 Toronto Uluslar Arası Film Festivali’nde gösterildi . Firth ayrıca Sony Classics filmi “And When Did You Last See Your Father”da oynadı. Firth ve Jim Broadbent’in bir baba ve oğlu arasındaki karmaşık ilişkiyi anlatan film, Blake Morrison’ın çok satan anılarına dayanıyor.
2004’te Firth, Universal/Working Title’ın hit filmi “Bridget Jones: Mantığın Sınırı”nda oynadı. Aynı yıl Firth, Oscar adayı “İnci Küpeli Kız” filminde Scarlett Johanssen’le oynadı. Film Dinard Festival of British Films’de hem L’Hitchcock D’Or hem de L’Hitchcock d’Argent ödülünü aldı. Firth bu filmdeki performansıyla European Film Award’a aday gösterildi. Firth 2003 yılında Richard Curtis tarafından yazılan ve yönetilen Universal filmi “Aşk Her Yerde”de rol aldı. Hugh Grant, Emma Thompson, Liam Neeson, Laura Linney ve Keira Knightley’nin bulunduğu muhteşem bir oyuncu kadrosuyla oynadı. 2002’de Firth, Rupert Everett, Reese Witherspoon ve Judi Dench’le birlikte “Aşkın Önemi” filminde oynadı. Firth bu filmden önce, Oscar adayı “Aşık Shakespeare”de oynadı, filmin yönetmeni John Madden’dı. 1996 yılında Firth, birçok dalda Oscar’a aday gösterilen “İngiliz Hasta” filminde Kristen Scott Thomas ve Ralph Fiennes’le birlikte rol aldı. Diğer filmleri arasında, Atom Egoyan’ın filmi “Gerçeğin Ötesinde,” Marc Evans’ın gerilim filmi “Travma,” “Sihirli Dadı,” “Sevgi Herşeydir,” Michelle Pfeiffer ve Jessica Lange’la rol aldığı “Aile Bağları,” “Apartment Zero,” “My Life So Far,” Nick Hornby’ın “Aşk Kupası,” “Circle of Friends,” “Playmaker” ve Milos Forman’ın “Valmont” filminde Annette Benning’le başrol oynadı.
Televizyonda Firth’ün çıkışı 1995’te “Mr. Darcy” ile oldu, “Aşk ve Gurur”un bu BBC uyarlamasıyla En İyi Erkek Oyuncu dalında BAFTA ödülüne aday gösterildi ve Ulusal Televizyon Ödülü’nde “En Popüler Erkek Oyuncu” seçildi. Firth’ün televizyondaki rol aldığı son film 2006’da Dominic Savage’ın yönettiği çok beğenilen BBC televizyon filmi “Born Equal” oldu. Firth 2004’te NBC’nin efsanevi programı “Saturday Night Live”ın sunuculuğunu yaptı. 2001 Emmy Ödülleri’nde Üstün Yardımcı Erkek Oyuncu kategorisinde çok beğenilen HBO filmi “Conspiracy” ile aday gösterildi, ayrıca Royal Television Society En İyi Erkek Oyuncu Ödülü aldı ve “Tumbledown”daki performansıyla BAFTA’ya aday gösterildi. Diğer televizyon çalışmaları arasında “Windmills on the Clyde: Making Donovan Quick,” “Donovan Quick,” “The Widowing of Mrs. Holroyd,” “Deep Blue Sea,” “Hostages” ve mini dizi “Nostromo” yer alıyor. Londra sahnelerine West End prodüksiyonu “Another Country” ile adım attı. 1984 film uyarlamasında Rupert Everett’ın karşısında Judd karakterini oynaması istendi.
Firth, dünyadaki açlık, kıtlık, fakirlik ve adaletsizlikle mücadele eden bir yardım kuruluşu Oxfam International’ın aktif bir destekçisi. Firth, Etiyopya, Honduras ve Endonezya’daki kahve kooperatiflerine adil ticaret imkanı sağlamak amacıyla kurulan zincir kahve dükkanları, Oxfam’s Café Progreso’nun da Müdür yardımcısı. 2006 yılında Firth, Avrupa Birliği tarafından “Yılın Avrupalı Kampanyacısı” seçilmişti.

ROBERT ZEMECKIS (Yönetmen, Yapımcı, Senarist) İnanılmaz bir başarı kazanan “Forrest Gump” filmiyle En İyi Yönetmen dalında Oscar, Altın Küre ve Director’s Guild of America Ödülü kazandı. Filmin aldığı sayısız ödülün içinde En İyi Erkek Oyuncu Oscar Ödülü (Tom Hanks) ve En İyi Film Oscar Ödülü de bulunmakta. Zemeckis çağdaş dram “Yeni Hayat” filminde Hanks’le tekrar bir araya geldi, filmin çekimi iki bölüm halinde yapıldı, Zemeckis ve Hanks, Steve Starkey ve Jack Rapke’le birlikte “Yeni Hayat” filminin yapımcılığını üstlendi.
ImageMovers ortakları Zemeckis, Starkey ve Rapke kısa süre önce Walt Disney Studios’a performans yakalama filmleri yapmak için ImageMovers Digital’i kurdu. Bu girişim, Zemeckis’in yönettiği “Kutup Ekspresi” ve “Beowulf: Ölümsüz Savaşçı” ve Gil Kenan’nın yönettiği “Canavar Ev” filmlerinde öncülüğünü yaptıkları teknolojiyi daha da ileri götürdü.
Daha önce de Zemeckis “Geleceğe Dönüş” filminin hem senaryosunu yazdı (Bob Gale’le birlikte) hem de yönetti, film 1985’in en çok kazanan filmi oldu ve Zemeckis En İyi Özgün Senaryo dalında Oscar ve Altın Küre’ye aday gösterildi. Sonrasında “Geleceğe Dönüş” 2 ve 3 için yönetmen koltuğuna geçerek tüm zamanların en başarılı film satışını tamamladı.
Bunlara ek olarak, Carl Sagan’ın çok satan romanından uyarlanan ve Jodie Foster’ın oynadığı “Mesaj” filminin hem yapımcılığını hem yönetmenliğini üstlendi; ve ölümle ilgili hit komedisi “Ölüm Kadına Yakışır”da Meryl Streep, Goldie Hawn ve Bruce Willis rol aldı, filmin hem yönetmenliğini hem yapımcılığını üstlendi. Gişe rekortmeni “Roger Rabbit” filmini de hem yazdı hem yönetti, live action ve animasyonu ustaca harmanladı; Michael Douglas ve Kathleen Turner’ı bir araya getirdiği romantik macera filmi “Amazon’da Fırtına”yı yönetti; ve komedi filmleri “Used Cars” ile “I Wanna Hold Your Hand”in senaryosunu yazdı (Bob Gale’le birlikte) ve yönetti.
Zemeckis “Lanetli Tepe” filminin yapımcısı ve “Hayaletler,” “Yakın Plan Gerçek” ve “Trespass” (Bob Gale’le birlikte senaryosunu yazdı) gibi filmlerin sorumlu yapımcılığını üstlendi. Öncesinde, Zemeckis’in Steven Spielberg’le çalışmaya başladığı ilk film olan “1914”ün senaryosunu Gale’le birlikte yazdı.
Televizyonda, Zemeckis birçok projeyi yönetti, Showtime’ın uzun metraj belgesel filmi “The Pursuit of Happiness,” filmde uyuşturucunun ve alkolün 20. yüzyıl toplumunun üstündeki etkileri inceleniyor. Diğer televizyon çalışmaları arasında Spielberg’ün “Amazing Stories” ve HBO’nun “Tales From the Crypt” de yer alıyor
1998’te Zemeckis, Steve Starkey ve Jack Rapke film ve televizyon prodüksiyon şirketi ImageMovers’ı kurmak için ortak oldu. “Gizli Gerçek” ImageMovers etiketiyle çıkan ilk film oldu, bunu “Yeni Hayat” takip etti, film 2000 sonbaharında eleştirmenlerin ve izleyicilerin beğenisine sunuldu, ardından da “Üçkağıtçılar” geldi.
Mart 2001’de, Güney Kaliforniya Üniversitesi Sinema-Televizyon Okulu’nda Robert Zemeckis Center for Digital Arts açıldı. Bu muhteşem merkez ülkenin ilk ve tek tamamen dijital eğitim merkezi ve bünyesinde en son non-linear prodüksiyon ve post-prodüksiyon ekipmanı, sahneler, 50 koltuklu gösterim salonu ve üniversite öğrencilerinin işlettiği televizyon kanalı Trojan Vision bulunuyor.
2004’te Zemeckis, Tom Hanks’in oynadığı performans yakalama yöntemiyle çekilen Kutup Ekspresi filminin yapımcısı ve yönetmeniydi. Son olarak The Prize Winner of Defiance, Ohio filminde gerçek bir hayat öyküsünü Julianne Moore ve Woody Harrelson’la birlikte beyaz perdeye taşıdı. Bunun dışında, hem “Canavar Ev” hem de Queen Latifah komedisi “Hayatımın Tatili” filmlerinin de sorumlu yapımcılığını üstlendi.
Zemeckis, performans yakalama yöntemiyle çektiği ikinci filmi “Beowulf: Ölümsüz Savaşçı”nın hem yapımcılığını hem yönetmenliğini yaptı, Rapke ve Starkey de filmin yapımcılarıydı. Anthony Hopkins, Angelina Jolie ve Ray Winstone’ın rol aldığı film, 10.yy’dan önceki bir tarihte yazılan ve Anglo-Sakson edebiyatının var olan en eski parçasına dayanıyor.

STEVE STARKEY (Yapımcı) En İyi Film Oscar’ı kazanan “Forrest Gump” filminin yapımcılarından biri olarak Oscar ödülü kazandı. Robert Zemeckis’in yönettiği ve Tom Hanks’in oynadığı film, tüm zamanların en çok kazandıran filmlerinden biri olurken En İyi Yönetmen ve En İyi Erkek Oyuncu ödülü de dahil olmak üzere altı dalda Oscar kazandı, ayrıca Altın Küre Ödülü, 1994’te National Board of Review’un en büyük ödülünü, iki tane People’s Choice Ödülü, Producers Guild Golden Laurel Ödülü kazandı ve En İyi Film dalında BAFTA’ya aday gösterildi.
Starkey, Zemeckis ve Jack Rapke’yle birlikte, 1988 yılında kurulan ImageMovers’ın bir uzantısı olarak yakınlarda ImageMovers Digital’i kurdular. Bu yeni girişim, ortakların The Walt Disney Studios’a performans yakalama yöntemiyle çekilen filmlere odaklanma imkanı verdi ve Zemeckis’in yönettiği “Kutup Ekspresi” ve “Beowulf: Ölümsüz Savaşçı” ve Gil Kenan’nın yönettiği “Canavar Ev” filmlerinde- Starkey’nin yapımcı olarak yer aldığı tüm filmlerde, öncülüğünü yaptıkları teknolojiyi daha ileri götürme imkanı sağlıyor.
Starkey’nin yönetmen Robert Zemeckis’le birlikte ImageMovers yapımcıları olarak, Tom Hanks’le tekrar bir araya geldikleri epik drama “Yeni Hayat” ve Harrison Ford’la Michelle Pfeiffer’ın oynadığı psikolojik gerilim “Gizli Gerçek” filmlerini yaptılar. Starkey, Jane Anderson’ın yönettiği ve Julianne Moore’un oynadığı “The Prize Winner of Defiance, Ohio” filminin yapımcısı ve Ridley Scott’ın yönettiği, Nicolas Cage’in rol aldığı “Üçkağıtçılar” filminin de yapımcılarından biriydi.
Starkey’nin Zemeckis’le profesyonel ortaklığı 1986’da, yenilikçi sinema filmi “Roger Rabbit”in yapımcı ortağı olduğunda başladı ve “Geleceğe Dönüş” üçlemesinin ikinci ve üçüncü bölümlerinde yapımcı ortak olmasına kadar gitti. Starkey ve Zemeckis kara mizah “Ölüm Kadına Yakışır,” ardından “Forrest Gump” ve “Mesaj” filmlerinin yapımcılığını birlikte üstlendiler. Starkey ayrıca fars komedisi “Oyunun Oyunu” filminin yapımcılarından biriydi ve yönetmeni ve sorumlu yapımcısı Robert Zemeckis olan Showtime’ın uzun metraj belgesel filmi “The Pursuit of Happiness” filmde uyuşturucunun ve alkolün 20. yüzyıl toplumunun üstündeki etkileri inceleniyor.
Daha önce Starkeyi George Lucas’la Lucasfilm Ltd.’de çalıştı, burada “Yıldız Savaşları: Bölüm V – İmparator” ve “Yıldız Savaşları: Bölüm VI – Jedi’nin Dönüşü” filmlerinde yardımcı kurgucu oldu. Daha sonra Steven Spielberg’ün Amblin Entertainment şirketi için belgesel filmler kurguladı, Spielberg’ün “Amazing Stories” televizyon antolojisi dizilerinde ortak yapımcı ve 1993 CBS dizisi “Johnny Bago”nun sorumlu yapımcısı oldu. Starkey, Wayne Wang’in yönettiği ve Queen Latifah’nın rol aldığı 2006 filmi “Hayatımın Tatili”nde sorumlu yapımcıydı.

JACK RAPKE’s (Yapımcı) ImageMovers Digital’in başkanlığına giden yol, New York Üniversitesi Film Okulu’ndan mezun olduğunda William Morris Agency’nin posta bölümünde çalışmak için 1975’te Los Angeles’a taşınmasıyla başladı. Sadece dört yıl sonra azimli Rapke, Creative Artists Agency’ye katıldı (CAA) ve bundan sonraki on yedi yıl boyunca Hollywood’un en güçlü menajerlerinden biri olana kadar yükseldi.
CAA’nın sinema filmi departmanı eşbaşkanlığını yürüttüğü yedi yıl boyunca Rapke, aralarında Jerry Bruckheimer, Ridley Scott, Michael Mann, Harold Ramis, Michael Bay, Terry Gilliam, Bob Gale, Bo Goldman, Steve Kloves, Howard Franklin, Scott Frank, Robert Kamen, John Hughes, Joel Schumacher, Marty Brest, Chris Columbus, Ezra Sacks ve Imagine Entertainment’ın ortakları Ron Howard ve Brian Grazer’ın da bulunduğu üst düzey bir müşteri listesi oluşturdu. Müşterileri arasında yapım şirketleri kurulmasına aracılık ederken, kendi şirketini müşterilerinden Robert Zemeckis’le kurması sadece bir an meselesiydi.
1998 yılında Rapke, Zemeckis ve yapım ortağı Steve Starkey’le birlikte ImageMovers’ı kurmak için CAA’dan ayrıldı. İlk olarak sinema filmlerine ağırlık verdiler, şirketin ilk filmi çok beğenilen “Yeni Hayat” oldu, yönetmenliğini Zemeckis yaptı Tom Hanks oynadı. Rapke ve ortaklar sayısız hit film yaptılar, bunların arasında Harrison Ford ve Michelle Pfeiffer’ın rol aldığı Zemeckis’in gerilim filmi “Gizli Gerçek”, Ridley Scott’ın yönettiği Nicolas Cage’in rol aldığı “Üçkağıtçılar”, Julianne Moore ve Woody Harrelson’ın rol aldığı “The Prize Winner of Defiance, Ohio” ve Queen Latifah’nın rol aldığı “Hayatımın Tatili” yer alıyor.
Zemeckis 2004 filmi “Kutup Ekspresi”nde performans yakalama adı verilen yeni teknolojiyi benimsedi, Rapke ve ortaklar bu tekniği kullanarak iki film daha yaptılar—2006’nın Oscar adayı “Canavar Ev” ve Zemeckis’in yönettiği “Beowulf: Ölümsüz Savaşçı”—Zemeckis, Starkey ve Rapke bütünüyle performans yakalama formatına adanmış ilk modern stüdyo ImageMovers Digital’i kurdu.

Resimler:

HaftaninFilmi.com’dan Filmler

Gösterimdekiler (15. hafta):

Arşivden Seçkiler: