Hayata karşı inancımızı sağlamlaştıran, bizi kuvvetlendiren bazı kişiler, objeler ya da olaylar vardır yaşamımızda. İnsan hayatına anlam katan en güçlü duygu hiç şüphesiz ki ebeveyn olma duygusudur. Babalar kızmasın ama anne olmanın yeri bambaşkadır gibi geliyor bana. Sevgili annemin benim ve ablamın hayatındaki rolünü, emeklerini, koruma isteğini düşününce, sanıyorum ki annelik duygusu her duygudan daha yücedir…
Anne-çocuk ilişkisini konu alan en beğendiğim filmlerden biridir Uçuş Planı. Orijinal ismi Flight Plan olan ve 2005-ABD yapımı film hakkında bazı insanlar, sıradan, vasat gibi yorumlar yapsa da bende bıraktığı iz oldukça büyüktü. Baş rolde Jodie Foster’ı gördüğümüz filmde kaptan pilot rolünü bu yıla damgasını vuran tv serisi Game of Thrones başrollerinden olan Sean Bean canlandırıyor… Filmin kurgusunu çok beğendim. Detaylar güzel düşünülmüş. Eşini yeni kaybetmiş bir anne olan Jodie Foster, kızıyla birlikte Berlin’den uçağa biniyor. Bir süre sonra kızının yanında olmadığını fark ediyor. İşin tuhaf tarafı yolcu listesinde kızının ismi yok ve yolculardan hiçbiri kızının uçağa bindiğini hatırlamıyor. İşte bu noktada psikolojik gerilim başlıyor. Heyecan yüksek dozda seyrederken iç içe geçmiş türlü entrikalar arasında kızını kaybetmiş bir annenin neler yapabileceğini görüyoruz. İzlemeyenlere çok fazla ipucu vermek istemem ama beni en çok etkileyen şey son sahnede Jodie Foster oradan geçerken arkada duran önemsiz adamın repliğiydi; ‘Asla vazgeçmedi!..’ Anneler çocukları için asla vazgeçmez değil mi?..  Annelerin çocukları için yapabileceği aksiyonlarla ilgili en etkileyici filmlerden biri de Evdeki Düşman’dır. Fakat bu film hakkındaki fikirlerimi gelecek yazımda uzun uzun paylaşmak isterim. Siz seyretmediyseniz her iki filmi de muhakkak seyredin derim…
Bazı insanlar da var ki biyolojik olarak anne olmasalar da annedirler. Bunun örneğini de çok görüyoruz çevremizde. Tabi burada Yüce Yaratıcının kadınlara verdiği annelik içgüdüsünün gücünü görüyoruz. Annesi ve babası olmadan dünyaya gelen tanıdıklarımız var, kimisi akrabaları tarafından büyütülmüş, kimisi çocuk esirgeme kurumlarında; kimisi de evlatlık verilmiş. Tüm bu senaryolarda anne rolünü üstlenen tüm kadınların ne kadar özverili olduklarını biliyoruz. Arada istisnalar çıkıyor fakat bu keyifsiz sohbete girmeye lüzum yok şuanda diye düşünüyorum… Anneler hep çocukları için yaşar. Anne olmak yaşamsal bir tutkudur. Tüm bu fikirlere sadece gözlemleyerek sahip oldum. Pek çoğunuzun da benimle aynı fikirde olduğu kanaatindeyim…
İnsanı hayata bağlayan bir tutkusu olması ve sırf onun için ‘asla vazgeçmemesi’ muhteşem bir şey. Anne olmak, baba olmak, kardeş olmak, aile olmak, ben değil biz olmayı başarmak kadar güzel bir şey var mı hayatta? Hayatınıza değer katacak, tutku katacak insanlarla karşılaşmanızı ve yaşamanızı; ‘asla vazgeçmemenizi’ dilerim.
Sevgi ve saygılarımla…
Göksel Aksel

HaftaninFilmi.com’dan Filmler

Gösterimdekiler (16. hafta):
Nûfer (2024) Çılgın Yolculuk - Lahazat Lazeeza (2024) Kimsesiz (2024) Bulanık (2024) Robot Düşleri - Robot Dreams (2024) Meraklı Kedinin 10 Yaşamı - 10 Lives (2024) Aşk Filmi (2024) Arap Kadri (2024) Dali'yi Beklerken (2024) Harry Potter ve Ölüm Yadigarları: Bölüm 1 (Harry Potter and the Deathly Hallows: Part 1 (2024) Demon Slayer - To the Hashira Training (2024) Harry Potter ve Ölüm Yadigarları: Bölüm 2 - Harry Potter and the Deathly Hallows: Part 2 (2024) Tutsak Abigail - Abigail (2024) İç Savaş - Civil War (2024)
Arşivden Seçkiler:
Benim Annem Bir Dinozor - Dino Time (2012) Çizgi Ötesi - Flatliners (2017) Ip Man 4: Final (2019) X-Men: Dark Phoenix - Dark Phoenix (2019) Şeytan Tüyü (2016) Kapalak Kızı: Öteki Dünyadan Gelen (2018)

Leave a comment