Kara Örümcek

Anlatılarına mesken olarak memleketinin kırsal bölgelerini seçen İsviçreli yazar Jeremias Gotthelf en tanınmış eseri olan Kara Örümcek’te yaşamın ne şimdiden ne de güzellikten ibaret olduğunu dehşet vurgusuyla ve bir daha unutulmayacak biçimde hatırlatır.
Yazarına Almancanın büyük yazarlarından biri olma onurunu bahşeden Kara Örümcek şeytanla anlaşma kurgusunu destansı bir şekilde kullanarak erken on dokuzuncu yüzyıl tuhaf kurguları arasında kendisine sağlam bir yer edinmiştir.
Bir vaftiz töreninde buluşan davetliler, büyükbabanın anlattığı tatsız ama ibretlik hikâyeyle geçmişin karanlık ve korkunç yüküne ortak olurlar. Açlıktan ölmek üzere olan köylülerin derebeyin zulmünden kurtulmak için daha büyük bir kötüye başvurmalarıyla bütün köyün üzerine kırılması zor bir lanet döngüsü çökmüştür. Şeytanı hayatlarından kovmak ve refaha ermek için tek seçenekleri yine Tanrı’ya sığınmaktır fakat bu da zorlu ve hata kaldırmaz bir yolu takip etmeyi gerektirir. En büyük bedeli yine masumlar ödemek zorunda kalacaktır.

Oscar Wao’nun Tuhaf Kısa Yaşamı

PULITZER ÖDÜLÜ
ULUSAL KİTAP ELEŞTİRMENLERİ ÖDÜLÜ

Time, The New York Times, San Francisco Chronicle, New York Magazine, Entertainment Weekly, The Boston Globe, Los Angeles Times, The Washington Post, People, The Village Voice, Time Out New York, Salon ve Booklist’e göre YAYIMLANDIĞI YILIN EN İYİ KİTAPLARINDAN.

2008’de Oscar Wao’nun Tuhaf Kısa Yaşamı’yla Pulitzer Ödülü’nü kazanan Junot Díaz, 2012’de MacArthur Dâhi Bursu’na layık görüldü. The New York Times edebiyat eleştirmeni Michiko Kakutani’nin “günümüz edebiyatının en ayrıksı ve karşı konulamaz yeni seslerinden” diye tanımladığı Junot Díaz yazarlık kariyerinin başlarında, öykülerinin yayımlandığı The New Yorker tarafından neslinin en önemli yirmi yazarı arasında gösterildi.

O Watchmen, Dune, Yüzüklerin Efendisi ve Akira delisi bir varoş nerd’ü, aynı zamanda fazla kilolu bir iyimser ve Dominikli bir J. R. R. Tolkien olmayı düşleyen iflah olmaz bir hayalperest… Oscar Wao, bakir ölmekten korkan ama çapkınlığı beceremeyen nadir Dominiklilerden. Aşkın peşinde bir kahraman. Yazık, belki de bu arzusuna asla ulaşamayacak. Fukú denen şu lanet yüzünden hep. Fukú kimi zaman Diktatör Rafael Trujillo’nun ta kendisi, bazen de senden başkası değil. Oscar Wao’nun Tuhaf Kısa Yaşamı, bir diktatörün gölgesi altında yaşayan bir ulusu, yanlış kadınlara âşık olup hayatı yoldan çıkan adamları ve yanlış adamlara âşık olsalar da kendi hayatlarını kurmayı beceren kadınları öyle anlatıyor ki hayatınızı aşk için riske atmak bir an için de olsa mantıklı geliyor.

Müzik Sosyolojisi

Bir müziğin bir başka müzikle, eserin icracıyla, icracının dinleyiciyle, dinleyicinin çevresiyle ilişkisi nedir? Müzikal beğeni ve müzikte anlam nasıl ortaya çıkar? Bu ve benzeri sorular söz konusu olduğu zaman, müzik sosyolojisi bülbülü eti için öldürme riskini göze alan bir disiplin. Ancak nelerin hazmedilip hazmedilemeyeceğini gösteren bir reçete olarak değerlendirilmesi de mümkün.

Müzik sosyolojisine yön veren temel kuram ve yaklaşımları ayrıntılarıyla, güncel eğilimleri de takip ederek sunan ve konuyla ilgili Türkçe literatürü eleştirel bir değerlendirmeye tâbi tutan elinizdeki çalışmanın hem alanında önemli bir boşluğu dolduracağını hem de müzikseverler tarafından ilgiyle okunacağını düşünüyoruz.

“Sanatla sosyoloji arasında çoğu zaman mesafeli ve gergin bir ilişki gözlemlenebilir. Sanatseverler sosyologların sorgulayan, temellendirmeye çalışan ve sanat gibi ‘yüce’ bir faaliyeti ‘gökyüzünden yeryüzüne’ indiren eşitleyici yaklaşımından rahatsız olurlar. Bir an olsun dünya işlerinden kopup muhteşem bir müziğe kendini bırakmak varken, bu müziğin toplumsal bağlamı üzerine kafa yormaya ne lüzum vardır? Birçok müzisyenin, müzik tutkununun ve müzikoloğun gözünde müzik sosyolojisi ilginç, kimi zaman zekice gözlemler içeren ama özünde rahatsız edici bir şeydir. Müziğin daha iyi anlaşılmasına ve hissedilmesine hizmet etmediği gibi, müzik icra etme ve dinlemenin ‘irrasyonel’ alanında dolayımsız bir şekilde yaşanan hazzı da mahveder. Meseleye böyle bakanlar için müzik sosyolojisi, adeta sanata karşı saygısızlıkla eşanlamlıdır…”

HaftaninFilmi.com’dan Filmler

Gösterimdekiler (16. hafta):
Nûfer (2024) Çılgın Yolculuk - Lahazat Lazeeza (2024) Kimsesiz (2024) Bulanık (2024) Robot Düşleri - Robot Dreams (2024) Meraklı Kedinin 10 Yaşamı - 10 Lives (2024) Aşk Filmi (2024) Arap Kadri (2024) Dali'yi Beklerken (2024) Harry Potter ve Ölüm Yadigarları: Bölüm 1 (Harry Potter and the Deathly Hallows: Part 1 (2024) Demon Slayer - To the Hashira Training (2024) Harry Potter ve Ölüm Yadigarları: Bölüm 2 - Harry Potter and the Deathly Hallows: Part 2 (2024) Tutsak Abigail - Abigail (2024) İç Savaş - Civil War (2024)
Arşivden Seçkiler:
Aquarius (2017) Sınır - Border (2019) Kral İçin Hologram - A Hologram for the King (2016) Çam Yarması: Çok Gülecez Çok (2017) Hemşire (2018) Black Panter Yaşasın Wakanda - Black Panther: Wakanda Forever (2022)